30 Mart 2013 Cumartesi
Konya denize bağlanıyor
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, geçtiğimiz günlerde açılan Konya – Eskişehir arası YHT hattında basın mensuplarıyla inceleme gezisi gerçekleştirdi.
Gezi kapsamında Konya’ya gelen Karaman, burada bir basın toplantısı düzenledi.
Karaman, YHT ağıyla Konya’yı denize bağlayacaklarının müjdesini verdi.
Süleyman Karaman’ın açıklamaları şöyle:
“Konya’nın yükünü limana indirmek için hem yolcu treni, hızlı yolcu treni, hem de hızlı yük treni çalışacak şekilde bu yolu yapıyoruz. Bütün hedefimiz şu, bu güzel ilimizi güneye yani denize bağlamaya çalışmak. Tren ile ekonomiye bir katkıda bulunabilirsek demiryolları olarak biz de mutlu oluruz.”
Kaynak: TRT Haber
29 Mart 2013 Cuma
Maslak 1453 durduruldu
İdare Mahkemesi Ali Ağaoğlu'nun Maslak 1453 projesini, 'hukuka, mevzuata, şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine ve kamu yararına' uygun olmadığı gerekçesiyle durdurdu.
İstanbul 1. İdare Mahkemesi, Ağaoğlu Şirketler Grubu'nun İstanbul Ayazağa'daki, 'Maslak 1453' projesine 'Dur' dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP'li Meclis üyelerinin açtığı iptal davasını değerlendiren mahkeme, Maslak 1453 projesinin kamu yararına uygun olmadığına oybirliğiyle karar verdi.
'HUKUKA AYKIRI'
Habertürk Gazetesi'nden Kutlu Esendemir'in haberine göre, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın davalı, Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ve Ağaoğlu Akdeniz İnşaat ve Eğitim AŞ'nin müdahil olduğu davanın kararında şöyle denildi: 'Söz konusu nazım imar planı değişikliğinin üst ölçekli planlara aykırı olduğu, öte yandan bölgede öngörülecek yerleşim için yeterli çalışmaların yapılıp plan değişikliğine yansıtılmadığı anlaşıldığından, dava konusu 1/ 5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinde ve dolayısıyla, söz konusu plan değişikliği uyarınca yapılan 1/ 1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinde hukuka, mevzuata, şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine ve kamu yararına uyarlık bulunmamıştır.'
Kaynak: Habertürk
Konuyla İlgili Ağaoğlu Grup bir düzeltme yazısı paylaşmıştır. Düzeltme yazısı yorum olarak paylaşılmıştır. Açıklamada "İnşaat sektöründe yeni bir çağ açan ve hasılat rekoru kıran Maslak 1453 projemizin uygulanması ve yapımı ile ilgili herhangi bir olumsuzluk ve kesinti söz konusu değildir. Tek bir yayın organında yayınlanan projenin durdurulduğu haberi, gerçeği yansıtmamaktadır." denilmektedir.
İstanbul 1. İdare Mahkemesi, Ağaoğlu Şirketler Grubu'nun İstanbul Ayazağa'daki, 'Maslak 1453' projesine 'Dur' dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi CHP'li Meclis üyelerinin açtığı iptal davasını değerlendiren mahkeme, Maslak 1453 projesinin kamu yararına uygun olmadığına oybirliğiyle karar verdi.
'HUKUKA AYKIRI'
Habertürk Gazetesi'nden Kutlu Esendemir'in haberine göre, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın davalı, Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı ve Ağaoğlu Akdeniz İnşaat ve Eğitim AŞ'nin müdahil olduğu davanın kararında şöyle denildi: 'Söz konusu nazım imar planı değişikliğinin üst ölçekli planlara aykırı olduğu, öte yandan bölgede öngörülecek yerleşim için yeterli çalışmaların yapılıp plan değişikliğine yansıtılmadığı anlaşıldığından, dava konusu 1/ 5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinde ve dolayısıyla, söz konusu plan değişikliği uyarınca yapılan 1/ 1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinde hukuka, mevzuata, şehircilik ilkelerine, planlama tekniklerine ve kamu yararına uyarlık bulunmamıştır.'
Kaynak: Habertürk
Konuyla İlgili Ağaoğlu Grup bir düzeltme yazısı paylaşmıştır. Düzeltme yazısı yorum olarak paylaşılmıştır. Açıklamada "İnşaat sektöründe yeni bir çağ açan ve hasılat rekoru kıran Maslak 1453 projemizin uygulanması ve yapımı ile ilgili herhangi bir olumsuzluk ve kesinti söz konusu değildir. Tek bir yayın organında yayınlanan projenin durdurulduğu haberi, gerçeği yansıtmamaktadır." denilmektedir.
Tüketicinin dava masrafları kaldırılıyor
Hayati Yazıcı tüketicilere müjdeyi Ankara'da 16. Geleneksel Tüketici Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada verdi. Dava açma masrafının mevcut durumda bilir kişi incelemesi de dikkate alındığında 400 TL'ye kadar çıktığını belirten Yazıcı, 'Ülkemizde, tüketicilerin hak arama konusundaki çekingenliği dikkate alındığında bu masraflar, tüketicileri haklarını aramaktan vazgeçirebilecektir. Bu durum bakanlığımızın tüketicilerin hakları konusunda bilinç düzeylerini artırmaya ve hak arama yollarını daha da geliştirmeye yönelik politikalarını olumsuz etkileyecektir. Tüketicilerin uyuşmazlıklarını Tükeci Mahkemeleri'nin ve Tüketici Sorunları Hakem heyetlerinde masrafsız bir şekilde çözüme kavuşturmaya yönelik düzenlemelere, 'Tüketicinin Koruması Hakkında Kanun Tasarısı taslağında yer verdik.'dedi.
Kaynak: Yeni Şafak
28 Mart 2013 Perşembe
Her yaşta çocuk ürünlerinin yeni adresi Mompery.com, müthiş indirimlerle açıldı
Biliyoruz ki yaşamdaki en değerli varlık olan bebeklerinizin sağlıklı gelişimi, siz anneler için her şeyden önemli. Seçeceğiniz kaliteli bebek ürünleri ile başlıyor yolculuğunuz. Annelik heyecanı sarmaya başladığında soluğu alışverişte alıyorsunuz.
Sıcacık bebek tulumlarından rengarenk önlüklere, çizgi film figürlü bornoz setlerinden, yumuşacık pikelere kadar aradığınız her şey Mompery.com’da! Üstelik kısa bir süre için, üye olan annelere 20 TL anında hediye çeki ve ilk 100 TL alışverişte “ekstra” 20 TL indirim kuponu kazanma fırsatınız da var.
Mompery.com üyesi olduğunuz andan itibaren, "Avvio, Hello Kitty, Huggies, Kotex, Wonderwalls, Be Cool” gibi size ve çocuklarınıza önem veren markalardan inanılmaz indirimler kazanabilirsiniz. İhtiyacınız olan tüm ürünleri her sabah 7’de açılan ve 3 günde bir yenilenen butikleriyle Mompery.com, %90’a varan indirimlerle size sunuyor.
Trendyol’da tecrübe kazanan kurucularının, “Ancak başkaları için yaşanan bir hayat, yaşamaya değer bir hayattır” sözünden yola çıkarak sizler için açtığı bu anne ve çocuk ürünleri sitesi sayesinde anneler artık oturduğu yerden alışverişin keyfini sürecek.
Bir bumads advertorial içeriğidir.
Sıcacık bebek tulumlarından rengarenk önlüklere, çizgi film figürlü bornoz setlerinden, yumuşacık pikelere kadar aradığınız her şey Mompery.com’da! Üstelik kısa bir süre için, üye olan annelere 20 TL anında hediye çeki ve ilk 100 TL alışverişte “ekstra” 20 TL indirim kuponu kazanma fırsatınız da var.
Mompery.com üyesi olduğunuz andan itibaren, "Avvio, Hello Kitty, Huggies, Kotex, Wonderwalls, Be Cool” gibi size ve çocuklarınıza önem veren markalardan inanılmaz indirimler kazanabilirsiniz. İhtiyacınız olan tüm ürünleri her sabah 7’de açılan ve 3 günde bir yenilenen butikleriyle Mompery.com, %90’a varan indirimlerle size sunuyor.
Trendyol’da tecrübe kazanan kurucularının, “Ancak başkaları için yaşanan bir hayat, yaşamaya değer bir hayattır” sözünden yola çıkarak sizler için açtığı bu anne ve çocuk ürünleri sitesi sayesinde anneler artık oturduğu yerden alışverişin keyfini sürecek.
Bir bumads advertorial içeriğidir.
24 Mart 2013 Pazar
Müşterisini aldatan bankacı yandı
Müşterilerine habersiz sigorta yapan bankalar kadar, işlemi yapıp primi kapan çalışanlar da suçlu olacak. Bu banka çalışanları savcılıklarda hesap verecek...
Çalıştığı bankanın usulsüz sigorta yapmasını istediği için istifa eden ve hukuk savaşa başlatan üst düzey bankacının işyerine açtığı dava, tüm bankacılık kesiminde paniğe yol açtı.
Banka yönetimlerinin emirleriyle müşterilerine usulsüz sigorta ve ek hesaplar açan ve bundan ayda 2-3 bin lira prim alan bankacılar da bu işten yasalar karşısında sorumlu. Üs düzey bankacının başvurusu tüm sektörde korkuya yol açtı. Bu korkunun temelinde ise bankalarla ilgili tüketicilerden gelen şikayetlerin artması üzerine Hazine Müsteşarlığı'nın bankalara gönderdiği yazısı oldu.
Yazıda: "Müsteşarlığımıza intikal eden vatandaş şikayetlerinden, bazı kredi kuruluşlarımızın kredi kartı, mevduat, kredili mevduat hesabı gibi vasıtaları kullanarak sigorta primi tahsil ettiği, ancak müşterilerine bilgi verilmediği ve onaylarının alınmadığı gözlenmektedir. Sorumlu personel, şube müdürü ve sigorta şirketi yetkilileri haklarında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulacaktır" deniliyor. Şimdi halkı bile bile kandıran bankacılar hesap verecek.
Kaynak: Haber 7
Çalıştığı bankanın usulsüz sigorta yapmasını istediği için istifa eden ve hukuk savaşa başlatan üst düzey bankacının işyerine açtığı dava, tüm bankacılık kesiminde paniğe yol açtı.
Banka yönetimlerinin emirleriyle müşterilerine usulsüz sigorta ve ek hesaplar açan ve bundan ayda 2-3 bin lira prim alan bankacılar da bu işten yasalar karşısında sorumlu. Üs düzey bankacının başvurusu tüm sektörde korkuya yol açtı. Bu korkunun temelinde ise bankalarla ilgili tüketicilerden gelen şikayetlerin artması üzerine Hazine Müsteşarlığı'nın bankalara gönderdiği yazısı oldu.
Yazıda: "Müsteşarlığımıza intikal eden vatandaş şikayetlerinden, bazı kredi kuruluşlarımızın kredi kartı, mevduat, kredili mevduat hesabı gibi vasıtaları kullanarak sigorta primi tahsil ettiği, ancak müşterilerine bilgi verilmediği ve onaylarının alınmadığı gözlenmektedir. Sorumlu personel, şube müdürü ve sigorta şirketi yetkilileri haklarında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulacaktır" deniliyor. Şimdi halkı bile bile kandıran bankacılar hesap verecek.
Kaynak: Haber 7
23 Mart 2013 Cumartesi
Banka kartı ve kredi kartı kopyalanması şikayetleri
Bankaların otomatik para çekme makinelerine yani ATM'lere yerleştirdikleri kopyalama düzeneği ve gizli kamera ile kart bilgisini ele geçirdikleri vatandaşların hesabını boşaltan kişilerin tuzağına siz de düşebilirsiniz. Bu tür işlerle uğraşan çetelerin çökertildiği haberlerini zaman zaman okuyoruz. Ancak kredi kartı ve banka kartları ile ilgili kopyalanma şikayetlerinin ardı kesilmiyor. Gerçeğine çok benzeyen bu düzenekleri ATM cihazlarına monte ederek kart bilgilerini kopyalayan çete üyeleri daha sonra kopya kartlar ile ya hesapları boşaltıyorlar ya da kredi kartından yutdışı alışverişi yapıyorlar.
Bir banka müşterisinin bu tür bir şikayeti karşısında ise maalesef bankaların tutumu hiç iç açıcı olmuyor. Bankalar sadece alacaklarının tahsiline bakıyorlar ve elbette kolay olan yöntemi tercih ediyorlar yani doğrudan tüketiciden tahsil yoluna gidiyorlar.
Tüketicilere tavsiyemiz internet üzerinden alışveriş yaparken dikkatli olun ve sadece güvenilir siteleri tercih edin. Kart bilgilerinizi girdiğiniz sayfa adresinin https:// ile başladığından emin olun. Çünkü bu siteler güvenlik sertifikasına sahiptir ve bilgileriniz şifrelenerek aktarılır. ATM'lerden işlem yaparken ATM'nin kart giriş bölmesinin orjinalliğini ve etrafına kamera olup olmadığını kontrol edin. ATM kart giriş bölümünü kart bilgilerini kopyalama özelliği olan aparatlarla değiştirildiğini ve gizlenen kameralarla şifrelerinizin çalındığını unutmayın. Şifre girerken diğer elinizle tuşların üzerini kapatın. Herhangi bir şüpheli işlem sonrasında doğrudan bankanızla irtibat kurarak kartınızı kullanıma kapattırın.
Gizem Hanım da bize ulaşan şikayetinde Yapı Kredi Bankası'nın ilgisizliğinden ve yetersizliğinden şikayetçi. Kendisine Tüketici Mahkemesi'ne başvurmasını öneriyoruz. Ayrıca "Alo 175 Tüketici Şikayetleri Danışma Hattı"nı arayarak detaylı bilgi alabilirsiniz.
Merhabalar,
Benim şikayetim Yapı Kredi Bankası'nın kredi kartı kopyalama olayındaki yetersiz ve ilgisiz davranışlarıyla ilgili.
17 Mart 2013 tarihinde Yapı Kredi bankasında ait ve 15.000 TL limitli kredi kartımla ödeme yapmak istedim ancak bakiye yetersiz uyarısı aldım. Bunun üzerine asıl kart sahibi olan annemi aradım (çünkü ben ek kart kullanıcısıyım ve banka beni dikkate almıyor, böyle bir durumda bile). Telefondaki görevli anneme kartla yurt dışında alışveriş yapıldığını, kartın bakiyesinin bittiğini ve hatta 2.000 TL de aşım yapıldığı bilgisini vermiş. Annem de ne benim ne de kendisinin o tarihlerde yurt dışında olmadığını, kaldı ki bu kartla daha evvel hiç bir şekilde yurt dışı harcaması yapılmadığını söylemiş ve kendilerinden ekstreyi göndermelerini istemiş. Biz kendilerine aynı gün şikayet dilekçemizi faksla ulaştırmamıza rağmen onlardan ne e-mail ile ne de faksla ekstreyi ve detayları alamadık.
18 Mart 2013 günü kendileriyle tekrar iletişime geçip nihayet ekstreye ulaşabildiğimizde ise karşılaştığımız sonuç vahim; 11 Mart, 12 Mart ve 13 Mart tarihlerinde yurt dışında, arka arkaya ve ciddi miktarlarda döviz cinsinden harcamalar yapılmış (Örn. harcamaların birisi 1.842 USD, bir diğeri 1.220 USD, bir başkası 1.547 USD gibi) ve her ne hikmetse her şey için mesaj atan banka, bu durumu şüpheli görmemiş ve bildirmemiş! Bir kartın limitinin 2.000 TL aşılması ve bu durumda dahi bankanın bilgilendirmede bulunmaması ise ayrı bir tez konusu olur sanıyorum.
Gerekli itirazları tekrar yaptıktan sonra bankayla iletişime geçtiğimizde duyduklarımız daha trajikomik: Banka bu borcu ödememiz gerektiğini, aksi takdirde faize gireceğini; ayrıca ödeme için bizlere gerekli esnekliği sağlayabileceğini söyledi. İtiraz işleminin sonuçlanması ise -abartı değil, gerçek- 90 günü bulabilirmiş. Kendilerine gerekli zamanlarda gerekli müdahaleleri neden yapmadıklarını sorduğumuzda ise böyle bir durumda bizi bilgilendirme zorunluluklarının olmadığını ve şikayetlerimizi ilgili birimlere aktaracaklarını tekrarladılar papağan gibi. Bu arada kart limitimin aşıldığına dair sms'i de lütfedip 18 Mart'ta attılar sağ olsunlar(!)
Bu şikayetimiz ile ilgili olarak gerekli her türlü kurum ve mecrada hakkımızı arayacağımızı ve ilgili tüm şikayet yollarını işleteceğimizi buradan kendilerine bir kez daha bildirmek istiyorum. Kendilerinin çok "özgün" bir bankacılık anlayışları varmış gerçekten. Bu süreçteki ilgi ve alakaları için de ayrıca teşekkür(!) ederiz zira çok büyük bir sorun yaşasalar ne de güzel yöneteceklerini ailecek görmüş olduk.
Bu konu ile sizlerin de görüş ve önerilerini rica ediyorum. Teşekkür ederim.
Saygılarımla,
Gizem Dörttepe
Bir banka müşterisinin bu tür bir şikayeti karşısında ise maalesef bankaların tutumu hiç iç açıcı olmuyor. Bankalar sadece alacaklarının tahsiline bakıyorlar ve elbette kolay olan yöntemi tercih ediyorlar yani doğrudan tüketiciden tahsil yoluna gidiyorlar.
Tüketicilere tavsiyemiz internet üzerinden alışveriş yaparken dikkatli olun ve sadece güvenilir siteleri tercih edin. Kart bilgilerinizi girdiğiniz sayfa adresinin https:// ile başladığından emin olun. Çünkü bu siteler güvenlik sertifikasına sahiptir ve bilgileriniz şifrelenerek aktarılır. ATM'lerden işlem yaparken ATM'nin kart giriş bölmesinin orjinalliğini ve etrafına kamera olup olmadığını kontrol edin. ATM kart giriş bölümünü kart bilgilerini kopyalama özelliği olan aparatlarla değiştirildiğini ve gizlenen kameralarla şifrelerinizin çalındığını unutmayın. Şifre girerken diğer elinizle tuşların üzerini kapatın. Herhangi bir şüpheli işlem sonrasında doğrudan bankanızla irtibat kurarak kartınızı kullanıma kapattırın.
Gizem Hanım da bize ulaşan şikayetinde Yapı Kredi Bankası'nın ilgisizliğinden ve yetersizliğinden şikayetçi. Kendisine Tüketici Mahkemesi'ne başvurmasını öneriyoruz. Ayrıca "Alo 175 Tüketici Şikayetleri Danışma Hattı"nı arayarak detaylı bilgi alabilirsiniz.
Merhabalar,
Benim şikayetim Yapı Kredi Bankası'nın kredi kartı kopyalama olayındaki yetersiz ve ilgisiz davranışlarıyla ilgili.
17 Mart 2013 tarihinde Yapı Kredi bankasında ait ve 15.000 TL limitli kredi kartımla ödeme yapmak istedim ancak bakiye yetersiz uyarısı aldım. Bunun üzerine asıl kart sahibi olan annemi aradım (çünkü ben ek kart kullanıcısıyım ve banka beni dikkate almıyor, böyle bir durumda bile). Telefondaki görevli anneme kartla yurt dışında alışveriş yapıldığını, kartın bakiyesinin bittiğini ve hatta 2.000 TL de aşım yapıldığı bilgisini vermiş. Annem de ne benim ne de kendisinin o tarihlerde yurt dışında olmadığını, kaldı ki bu kartla daha evvel hiç bir şekilde yurt dışı harcaması yapılmadığını söylemiş ve kendilerinden ekstreyi göndermelerini istemiş. Biz kendilerine aynı gün şikayet dilekçemizi faksla ulaştırmamıza rağmen onlardan ne e-mail ile ne de faksla ekstreyi ve detayları alamadık.
18 Mart 2013 günü kendileriyle tekrar iletişime geçip nihayet ekstreye ulaşabildiğimizde ise karşılaştığımız sonuç vahim; 11 Mart, 12 Mart ve 13 Mart tarihlerinde yurt dışında, arka arkaya ve ciddi miktarlarda döviz cinsinden harcamalar yapılmış (Örn. harcamaların birisi 1.842 USD, bir diğeri 1.220 USD, bir başkası 1.547 USD gibi) ve her ne hikmetse her şey için mesaj atan banka, bu durumu şüpheli görmemiş ve bildirmemiş! Bir kartın limitinin 2.000 TL aşılması ve bu durumda dahi bankanın bilgilendirmede bulunmaması ise ayrı bir tez konusu olur sanıyorum.
Gerekli itirazları tekrar yaptıktan sonra bankayla iletişime geçtiğimizde duyduklarımız daha trajikomik: Banka bu borcu ödememiz gerektiğini, aksi takdirde faize gireceğini; ayrıca ödeme için bizlere gerekli esnekliği sağlayabileceğini söyledi. İtiraz işleminin sonuçlanması ise -abartı değil, gerçek- 90 günü bulabilirmiş. Kendilerine gerekli zamanlarda gerekli müdahaleleri neden yapmadıklarını sorduğumuzda ise böyle bir durumda bizi bilgilendirme zorunluluklarının olmadığını ve şikayetlerimizi ilgili birimlere aktaracaklarını tekrarladılar papağan gibi. Bu arada kart limitimin aşıldığına dair sms'i de lütfedip 18 Mart'ta attılar sağ olsunlar(!)
Bu şikayetimiz ile ilgili olarak gerekli her türlü kurum ve mecrada hakkımızı arayacağımızı ve ilgili tüm şikayet yollarını işleteceğimizi buradan kendilerine bir kez daha bildirmek istiyorum. Kendilerinin çok "özgün" bir bankacılık anlayışları varmış gerçekten. Bu süreçteki ilgi ve alakaları için de ayrıca teşekkür(!) ederiz zira çok büyük bir sorun yaşasalar ne de güzel yöneteceklerini ailecek görmüş olduk.
Bu konu ile sizlerin de görüş ve önerilerini rica ediyorum. Teşekkür ederim.
Saygılarımla,
Gizem Dörttepe
Bu da koyunlu keçili saadet zinciri
En az 5, en çok 20 koyun ve keçi parası ile üye oluyorsunuz. 3’üncü yılın sonunda, her 5 koyun veya keçi için bir asgari ücret tutarında kâr payı ödenecek; ayrıca her hafta 2 kilo et 5 litre de süt alacaksınız. Modelin sahibi Ankara’da Kurulu bir tarım kooperatif… Kooperatifin reklâmları bir süreden beri ulusal medyada da yer alıyor. Balcı, mali kaynağın üyelerden sağlanacağını söylüyor. Kuşku ile karşılanan projesi için ‘dolandırıcı değiliz’ açıklaması yapıyor. Halep keçisi, Romanov cinsi koyunlarla ortak olunan kooperatifte, müfettişlerin ise denetim yaptıkları ortaya çıktı.
Önceki yıllarda deve kuşu, Pekin ördeği gibi hayvan türleri için geliştirilen, ancak başarısız olunan projelerin bir benzeri koyun ve keçilerle hayata geçirilmeye çalışılıyor. Bu iş için kurulan kooperatifin adı S.S. Büyük Anadolu Tarım ve Ziraat Ürünleri Üretim ve Pazarlama Kooperatifi. Ankara Çankaya’da kurulu kooperatifin 7 yöneticisi bulunuyor. Kooperatif geçtiğimiz Haziran ayından bu yana faaliyette. Ancak, ulusal yayın yapan televizyonlara verdiği reklâmlara adından söz ettirdi.
Kooperatifin web sitesinde, 3 temel amaçlarının olduğu açıklanıyor. İlki, üye çiftçilere yüzde 10 daha ucuz mazot desteği sağlama, ikinci, yine daha ucuz gübre desteği ve tarımsal ekipman sağlama, üçüncü amaç ise üyelerin de ortak olması ile on binlerce koyun ve keçi yetiştirme. Sitede yer alan bilgiye göre Türkiye’nin 81 ilinde bin 117 entegre tesis kurulacak.
20 KEÇİYE 4 ASGARİ ÜCRET
Modelin işleyişi ise şu şekilde açıklanıyor: En az 5 keçi veya koyun en fazla 20 keçi veya koyun ile kooperatife ortak olunuyor. Üretilmek istenen keçi türü Halep keçis, koyun ie Romanov ırkı. Keçi başına 600 TL, koyun başına ise 800 TL ödeniyor. Örneğin bir kişi 10 keçi ve 10 koyun ile kooperatife ortak olmak istedi. 14 bin TL’lik toplam tutarın yüzde 30’u kooperatif hesabına yatırılıyor. Kalan kısım ise taksitler halinde ödenebiliyor. 3’üncü yılın sonunda ise kâr payının dağıtımına başlanıyor.
Toplam 20 hayvanı olan bir kişiye her ay, uygulamadaki asgari ücretin 4 katı kadar bir para ödeniyor. Ortağın ayrıca her hafta 8 kilo et, 20 kilo da süt alma hakkı bulunuyor. İsteyen et ve süt yerine parasını da alabilecek. Bugün ortak olan bir kişinin ortaklığı ise ancak 2 yıl sonra sonlandırılabilinecek.
MÜFETTİŞLER İNCELİYOR
Kooperatif ile ilgili kuşkulu yaklaşım sürerken, konu ile ilgili Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın da bir süre önce harekete geçtiği öğrenildi. Bakanlık müfettişlerinin kooperatif faaliyetlerini inceledikleri bildirildi.
İLK AĞIL BAŞKAN'IN KÖYÜNDE
Türkiye geneline yayılmak istendiği açıklanan modelin ilk uygulaması, Kırşehir Kaman’a bağlı Yeni Köy’de kurulu ağılda hayata geçirilmiş. Yeni Köy tercihinin sebebi ise Kooperatif Başkanı Ahmet Balcı’nın da Yeni Köy’lü olması. Balcı’ya ait arazide ilk ağıl kuruldu ve keçiler konuldu. Söz konusu ağılda şimdilik 103 keçinin olduğu öğrenildi. Benzer bir çalışmanı Eskişehir Sivrihisar’da da olduğu ifade edildi.
‘KUŞKULU KOOPERATİF’
Hürriyet Dünyası’nın konuştuğu sektör kaynakları geliştirilmek istenen modele kuşku ile bakıyor. Tarım ve hayvancılık sektöründe yaşanan sorunlara dikkat
UYGUN ARAZİ TALEBİ
Kooperatifin en temel ihtiyacının geniş araziler olduğu vurgulanıyor. Söz konusu tesis veya ağılların kurulması için asgari 40–60 dönümlük arazilere ihtiyaç bulunuyor.
Kooperatif Başkanı Balcı, bu konuda 81 ilin valiliğine yazı göndererek uygun arazi talebinde bulunduklarını söyledi. Ahmet Balcı ve beraberindeki 3 kişi, geçtiğimiz ekim ayında uygun arazi bulmak için Antalya’nın Korkuteli İlçesi’ne bağlı Büyükköy Beldesine bir ziyarette bulunmuştu.
Belediye Başkanı Mustafa Dinçay ile görüşen heyet 60 dönümlük arazi üzerinde incelemelerde bulunmuştu. Başkan Dinçay, beldelerini tercih ettikleri için kooperatif yöneticilerine teşekkür etmişti.
çeken kaynaklar, geçmişte birçok örneği yaşanan ve çok sayıda mağdur yaratan bir tür “saadet zinciri” oluşturmaya çalışıldığı iddiasında.
‘HEDEFİMİZ BU YIL 150 BİN ÜYE’
Kooperatif Başkanı Ahmet Balcı’nın (50) geçmiş deneyimi konut kooperatifçiliği üzerine. Kooperatifin 7 yöneticisinin olduğunu ifade eden Balcı, kaç üyeye sahip olduklarını açıklamak istemedi. Hürriyet’in, kooperatif kaynaklarından edindiği ‘550 üye’ rakamına ilişkin ise bir yorumda bulunmadı. Ancak bu yıl 150 bin üyeye ulaşacakların iddia etti.
‘KEÇİLERE BİRŞEY OLMAZ’
Balcı, sitelerinde açıkladıkları ‘1.117 entegre tesis’ konusuna da açıklık getirerek şunları söyledi: “Türkiye’nin 7 bölgesine 7 entegre tesis kuracağız. Buralarda kesimhaneler de olacak. Bunların toplam maliyet 70 milyon TL. Bin 117 rakamı ise Türkiye genelinde kuracağımız ağıl sayısı. Biz, sahip olacağımız koyun ve keçiler için bu sayıda ağıla ihtiyaç duyacağımızı hesaplıyoruz. Bu kooperatifin batması söz konusu değil. Koyun ve keçilere de bir şey olmaz. Birileri bizim dolandırıcı olduğumuzu söylüyor ancak dolandırıcı değiliz. Bunu söyleyenleri Bunu söyleyenler işine son verdiğim kişiler. Kooperatifin mali gücü üyelere dayalı. ”
KEÇİ SÜTÜ HESABI
Balcı finansal olarak zor gibi görünen sistemin nasıl işleyebileceğine ilişkin ise şu kaba hesabı yaptı: “Bugünkü asgari ücret 800 TL. Bu asgari ücreti nasıl veriyoruz? 5 keçi ile kooperatifimize katılan bir çiftçimiz 3. yıldan sonra üretim çiftliğindeki keçi sayısı 50’ye ulaşıyor. Bu keçilerden günde ortalama 10 kilo süt alıyoruz. Keçi sütünün kilosu piyasada 4 TL civarında. Hesap ortada.”
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/22856005.asp?
22 Mart 2013 Cuma
Tüm acil aramalar tek numarada birleşiyor
Acil çağrı numaralarının tek çatı altında toplanması amacıyla geliştirilen projede pilot uygulamanın yapıldığı il sayısı Nisan ayı ile birlikte 12'ye çıkıyor.
İçişleri Bakanlığı'nca Avrupa Birliği'ne uyum süreci kapsamında yürütülen acil çağrı numaralarının tek çatı altında toplanması uygulamasında 10 ilde daha pilot uygulama başlatılıyor. Buna göre ilk etapta, Antalya ve Isparta'da hizmete giren 'tek numara' uygulaması, Kırşehir, Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Mersin, Karaman, Konya, Afyon, Denizli ve Burdur'da da uygulanmaya başlayacak. Proje kapsamında her yıl 10 ilde uygulaya geçiş yapılacak.
Çalışma kapsamında emniyet, jandarma, itfaiye, sağlık, sahil güvenlik, orman, afet gibi birimlere 112'den ulaşılabilecek. Acil çağrı merkezine düşecek olan çağrılar tüm birimlerce değerlendirmeye alınacak. Böylece yangın anında önce nereyi aramam gerek düşüncesi tarih olacak. Vatandaş herhangi bir acil durumla karşılaştığında 112'yle temasa geçecek ve çağrı merkezinden gerekli yönlendirmeler yapılacak.
21 Mart 2013 Perşembe
Bebeklere verilen keçi sütüne dikkat
Uzmanlar keçi sütünün içeriğindeki besin miktarlarının yoğun olması nedeniyle özellikle bebekler için olumsuz sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunuyor.
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zübeyde Öner, ''Keçi sütü, içeriğindeki besin miktarlarının yoğun olması nedeniyle özellikle bebekler için olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle bebeklere verilmeden önce biraz sulandırıp tüketime hazır hale getirmeliyiz'' dedi.
Öner, yapılan analizler sonucunda keçi sütünün besin değerinin öneminin ortaya konulduğunu, bu nedenle geçmiş dönemlerde sadece eti ve kılından faydalanılırken artık sütünün de değerlendirildiğini söyledi.
Kemiklerin ve dişlerin gelişimi açısından önemli olan kalsiyumun keçi sütünde anne sütünden 4 kat fazla olduğunu ifade eden Öner, ''Bu sütte, sütün daha beyaz görünmesini sağlayan vitaminler var. Bu vitaminin bulunması beslenme açısından çok önemlidir. Aynı zamanda beyin, zihin ve kas gelişimini sağlayan fosfor oranı da yoğun olarak bulunuyor'' dedi.
Keçi sütünün bir litresinde 111 miligram fosfor bulunurken, bu oranın inek sütünde 93, anne sütünde ise 14 miligram olduğunu bildiren Öner, ''Yani bu sütteki fosfor oranı anne sütündekine oranla hemen hemen 8 kat daha fazla. Bu açıdan oldukça zengin besin değeri taşıyor'' diye konuştu.
-Fazla tüketilmesi olumsuz sonuçlara neden olabiliyor
Öner, keçi sütünün faydalarının yanında fazla tüketilmesi halinde istenmeyen bazı sonuçlara da neden olabileceğine dikkati çekerek, şunları söyledi:
''Keçi sütü, içeriğindeki besin miktarlarının yoğun olması nedeniyle özellikle bebekler için olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle bebeklere verilmeden önce biraz sulandırıp tüketime hazır hale getirmeliyiz. Sulandırılmadan verilmesi halinde bebeğin bağırsaklarında gaz birikmesi, bunun da hazımsızlığa neden olabileceği yönünde bilgiler var. Miktar olarak da ölçülü kullanılması gerekir. Bebeğin beslenmesinin tek yönlü olmaması lazım. Bir bebek günde 1 litre keçi sütünü tüketmeyecek.''
İnek sütünün içeriğinde bulunan proteinin süt alerjisine neden olduğuna işaret eden Öner, keçi sütünün bu anlamda da bir avantaj sağladığını vurguladı. Öner, ''İnek sütündeki protein miktarı yüzde 3,3, anne sütünde ise yüzde 1 civarındadır. Keçi sütü ise yüzde 2 civarlarında protein miktarına sahip. Bu nedenle alerjisi olduğu için inek sütünü içemeyenler, keçi sütüyle bu ihtiyacı karşılayabilir'' diye konuştu.
Öner, İtalya, İspanya, Yunanistan başta olmak üzere çoğu Avrupa ülkesinde sütünden faydalanmak üzere keçi çiftlikleri kurulduğuna dikkati çekerek, son yıllarda Türkiye'de de sütünden faydalanılması amacıyla çalışmalar yapıldığını kaydetti.
Türkiye'de yerli keçi ırkının yılın sadece 4-5 ayı süt verebildiğine, süt veriminin de düşük olduğuna işaret eden Öner, bu nedenle çiftliklerde genellikle Avrupa'dan getirilen ve 11 ay süt veren keçi türleri bulunduğunu söyledi.
Kayank: AA
Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zübeyde Öner, ''Keçi sütü, içeriğindeki besin miktarlarının yoğun olması nedeniyle özellikle bebekler için olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle bebeklere verilmeden önce biraz sulandırıp tüketime hazır hale getirmeliyiz'' dedi.
Öner, yapılan analizler sonucunda keçi sütünün besin değerinin öneminin ortaya konulduğunu, bu nedenle geçmiş dönemlerde sadece eti ve kılından faydalanılırken artık sütünün de değerlendirildiğini söyledi.
Kemiklerin ve dişlerin gelişimi açısından önemli olan kalsiyumun keçi sütünde anne sütünden 4 kat fazla olduğunu ifade eden Öner, ''Bu sütte, sütün daha beyaz görünmesini sağlayan vitaminler var. Bu vitaminin bulunması beslenme açısından çok önemlidir. Aynı zamanda beyin, zihin ve kas gelişimini sağlayan fosfor oranı da yoğun olarak bulunuyor'' dedi.
Keçi sütünün bir litresinde 111 miligram fosfor bulunurken, bu oranın inek sütünde 93, anne sütünde ise 14 miligram olduğunu bildiren Öner, ''Yani bu sütteki fosfor oranı anne sütündekine oranla hemen hemen 8 kat daha fazla. Bu açıdan oldukça zengin besin değeri taşıyor'' diye konuştu.
-Fazla tüketilmesi olumsuz sonuçlara neden olabiliyor
Öner, keçi sütünün faydalarının yanında fazla tüketilmesi halinde istenmeyen bazı sonuçlara da neden olabileceğine dikkati çekerek, şunları söyledi:
''Keçi sütü, içeriğindeki besin miktarlarının yoğun olması nedeniyle özellikle bebekler için olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle bebeklere verilmeden önce biraz sulandırıp tüketime hazır hale getirmeliyiz. Sulandırılmadan verilmesi halinde bebeğin bağırsaklarında gaz birikmesi, bunun da hazımsızlığa neden olabileceği yönünde bilgiler var. Miktar olarak da ölçülü kullanılması gerekir. Bebeğin beslenmesinin tek yönlü olmaması lazım. Bir bebek günde 1 litre keçi sütünü tüketmeyecek.''
İnek sütünün içeriğinde bulunan proteinin süt alerjisine neden olduğuna işaret eden Öner, keçi sütünün bu anlamda da bir avantaj sağladığını vurguladı. Öner, ''İnek sütündeki protein miktarı yüzde 3,3, anne sütünde ise yüzde 1 civarındadır. Keçi sütü ise yüzde 2 civarlarında protein miktarına sahip. Bu nedenle alerjisi olduğu için inek sütünü içemeyenler, keçi sütüyle bu ihtiyacı karşılayabilir'' diye konuştu.
Öner, İtalya, İspanya, Yunanistan başta olmak üzere çoğu Avrupa ülkesinde sütünden faydalanmak üzere keçi çiftlikleri kurulduğuna dikkati çekerek, son yıllarda Türkiye'de de sütünden faydalanılması amacıyla çalışmalar yapıldığını kaydetti.
Türkiye'de yerli keçi ırkının yılın sadece 4-5 ayı süt verebildiğine, süt veriminin de düşük olduğuna işaret eden Öner, bu nedenle çiftliklerde genellikle Avrupa'dan getirilen ve 11 ay süt veren keçi türleri bulunduğunu söyledi.
Kayank: AA
Arılar elektro sensörlerle yol buluyorlar
Bristol Üniversitesinde yapılan araştırmada, bal arılarının vücutlarındaki elektro alıcılar sayesinde ziyaret edilen bir çiçeğe yeniden uğramadıkları belirlendi.
Doğa Bilimleri Genel Sekreteri Müge Kanay, yaptığı açıklamada, yarım kilogram bal üretebilmek için bir bal arısının 2 milyondan fazla çiçekten bitki özü toplaması gerektiğini belirtti.
Arıların kanatlarını çırptıkları zaman pozitif elektrikle yüklendiklerini vurgulayan Kanay, bu sayede kanatlardaki elektrostatik kuvvetin mıknatıs gibi polenleri arının üzerine yapıştırdığını anlattı.
Kanay, bu elektro alışveriş nedeniyle de bitkinin üzerinde elektriksel temasa dair iz kaldığına işaret ederek, şunları kaydetti:
''Başka bir deyişle çiçeğin üzeri bir elektriksel alanla kaplanıyor. Bal arıları vücutlarındaki elektro alıcılar sayesinde bu izleri görüp algılayabiliyor. Böylelikle ziyaret edilen çiçeğe bir kez daha uğramayarak, enerjiden ve zamandan tasarruf ediyorlar. Daha önceden köpek balıkları gibi canlıların elektro sensörlere sahip olduğu biliniyordu. Arıların da bu elektriksel sinyalleri algılayabildiği ilk kez kanıtlandı.''
Kaynak: TRT Haber
Kan grubunuz Bombay olabilir
A, B, AB ve 0 gibi bilinen kan gruplarının haricinde A, B, 0 kan grubu sistemi içinde mutasyon sonucu ortaya çıkan ''Bombay'' adı verilen farklı bir grubun da olduğu ve bu kanın 250 bin kişide bir görüldüğü bildirildi.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Kan Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Birol Güvenç, yaptığı açıklamada, kişilerde kan gruplarının belirlenmesinde H antijeninin öncül nitelik taşıdığını belirtti.
H antijeniyle bağlantılı olarak A, B, AB ve 0 gruplarının meydana geldiğini anlatan Güvenç, H antijeninin çok nadir de olsa mutasyona uğraması durumunda ''Bombay'' adı verilen bir kan grubunun ortaya çıktığını ve bu kan grubunun halk arasında pek bilinmediğini söyledi.
Güvenç, ''Bombay'' kan grubu taşıyan bir kişinin yapılan rutin tetkiklerinde kanın 0 gibi gözüktüğünü anlatarak, ''Bombay''ın sadece ileri araştırmalar sonucu anlaşıldığını ifade etti.
KAN GRUBU “0” OLAN HERKES BOMBAY DEĞİL
Kan grubu 0 olan herkesin hemen ''Ben acaba Bombay mıyım?'' şeklinde şüpheye kapılmaması gerektiğinin altını çizen Güvenç, şöyle konuştu:
''Kan grubu 0 olan herkes Bombay değildir. Çok nadir karşılaşılan Bombay'ın 250 bin kişi de bir görüldüğü tahmin edilmektedir. Beklenenden farklı bir kan grubuyla olan doğumda Bombay olabilir şüphesiyle yaklaşılabilir. Yani, çiftlerin her ikisinin kanı 0 grubu olduğu durumda, çocuğun kan grubunun A veya B olması pek beklenmez, ancak bu tarz bir durumda çiftlerden herhangi birisinin Bombay olabileceği ihtimali üzerinde durulabilir.''
Prof. Dr. Birol Güvenç, Bombay kan grubuna sahip olmanın sağlık yönünden bir sakıncasının olmadığına da dikkati çekerek, bu grubunun en önemli sorununun kan ihtiyacı olduğunda ortaya çıktığını söyledi.
SADECE BOMBAY KAN GRUBU SAHİBİNDEN KAN ALABİLİYOR
Bombay'ın diğer kan gruplarına kan verebildiğini ancak sadece başka bir Bombay kan grubundaki kişiden kan alabildiğini anlatan Güvenç, ''Bu kanı bulma sıklığı çok düşüktür'' dedi.
Güvenç, Türkiye'de Bombay kan grubuna sahip kaç kişinin olduğunun kesin olarak bilinmediğini de sözlerine ekledi.
Kaynak: TRT Haber
20 Mart 2013 Çarşamba
Vestel akıllı telefon üretecek
Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu Başkanı Turan Erdoğan, akıllı telefon alanında birkaç ay içinde ilk örnekleri tanıtıp en geç yıl sonunda üretime başlayacaklarını söyledi.
Vestel Elektronik ve Vestel Beyaz Eşya'yı bünyesinde bulunduran Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu'nun Başkanı Turan Erdoğan, akıllı telefon alanında birkaç ay içinde ilk örnekleri tanıtıp en geç yıl sonunda üretime başlayacaklarını söyledi.
Erdoğan, Vestel'in basın toplantısında yaptığı açıklamada, "Akıllı telefon yoğun olarak çalıştığımız bir proje. Birkaç ay içinde ilk örnekleri tanıtıp en geç yıl sonunda üretime başlayacağız" dedi.
Erdoğan, söz konusu proje ile ilgili olarak cep telefonu operatörleri ile görüşme halinde olduklarını ve işbirliğine gideceklerini söyledi.
Kaynak: NTV
Vestel Elektronik ve Vestel Beyaz Eşya'yı bünyesinde bulunduran Vestel Şirketler Grubu İcra Kurulu'nun Başkanı Turan Erdoğan, akıllı telefon alanında birkaç ay içinde ilk örnekleri tanıtıp en geç yıl sonunda üretime başlayacaklarını söyledi.
Erdoğan, Vestel'in basın toplantısında yaptığı açıklamada, "Akıllı telefon yoğun olarak çalıştığımız bir proje. Birkaç ay içinde ilk örnekleri tanıtıp en geç yıl sonunda üretime başlayacağız" dedi.
Erdoğan, söz konusu proje ile ilgili olarak cep telefonu operatörleri ile görüşme halinde olduklarını ve işbirliğine gideceklerini söyledi.
Kaynak: NTV
Konut satışlarında metrekare oyunu bitiyor
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, yapılacak yasal düzenleme ile artık projede, satışta ve tapuda evin net metrekaresinin kullanılacağını belirtti.
Bayraktar, bunun için yasal düzenleme gerektiğini belirtirken, TBMM'ye sevk edilecek yeni imar kanun taslağına bir madde ekleyerek metrekareleri netleştireceklerini ifade etti. Bayraktar, vatandaşların sık sık bu konuda sorunla karşılaştıklarını belirterek, projede görülen metrekare ile evin gerçek metrekaresinin birbirinden çok farklı olduğunu söyledi. Bayraktar, "Çalışma yapıyoruz. Farklı metrekareleri kaldırıyoruz. Evin net metrekaresi neyse, belediyeden öyle geçecek, satarken öyle satılacak ve tapuda da o metrekare yer alacak. Bunları netleştireceğiz" ifadelerini kullandı.
Eve girince farklı
Bayraktar, bu konuda özellikle yabancıların ciddi sorunlar yaşadığını belirtirken, "Yabancılar gelip daire alıyor, 180 metrekare, gidip bakıyor eve 80 metrekare çıkıyor. Yok iç bahçe, bodrumdan ilave, balkon diyerek evi büyük gösteriyorlar. Garaj verdim sana diyor, çatı verdim diyor. Onu engellememiz lazım. Daire satışlarında istenildiği gibi metrekare gösterme dönemi bitecek. Dairenin izdüşümünden, yalnızca duvarları çıkarak net metrekaresi belirlenecek" dedi.
Tüketicler de şikayetçi
Tüketicileri ciddi şekilde mağdur eden metrekare sorunu konusunda Gümrük ve Ticaret Bakanlığı da düzenleme bekliyor. Bakanlığa da bu konuda çok sayıda tüketici şikayeti ulaşırken, iki bakanlık koordineli olarak çalışma kararı aldı. Bakanlığa ulaşan şikayetlere göre, apartman holü, kömürlük, asansör boşluğu, merdiven ve kat sahanlıkları brüt metrekareye dahil edilerek, satış yapılıyor. Hatta ortak kullanılan otopark, sosyal donatı alanları ve bahçeler de daire brüt alanına ilave edilerek satış yapılıyor. Bu şekilde yapılan satışlarla, brüt daire metrekaresi ile net metrekare arasındaki fark yüzde 50'ye kadar çıkıyor.
Konu alırken neti sorun
Evin net metrekaresi "duvarlar arasında kalan faydalı alan" oluşturuyor. Buna göre, konutlarda net metrekare içinde hesaplanmayacak bölümler, kapı ve pencere şeritleri, baca çıkıntıları, hava bacaları, balkonların toplamının 2 metrekaresi, merdiven, sahanlık, asansör, konut başına 4 metrekareden büyük olmamak üzere yapılan kömürlük, kalorifer dairesi, yakıt deposu, sığınak, kapıcı dairesi, çamaşırlık, bina içindeki garajlar, faydalı alan dışında bulunuyor.
Kaynak: Timetürk
Akıllı POS cihazları geliyor
Temmuz ayı ile birlikte yazarkasalar tarihe karışacak. Yeni uygulama kapsamında akıllı POS cihazları kullanılmasına başlanacak. Maliye Bakanlığı, 1 Temmuz itibari ile birlikte yeni bir uygulamaya hayat veriyor. Yeni uygulama ile birlikte yazarkasaların yerini akıllı POS cihazları alacak. Fiş de kesecek olan POS cihazları sayesinde alışveriş bilgileri anında maliyeye gidecek. Böylelikle KDV birdirmeyen işletme anında tespit edilerek kayıp, kaçağın önüne geçilecek.
Geçen yıl 2013 yılından itibaren, yeni alınacak POS cihazlarında 'fiş kesme' özelliğinin eklenmesi zorunluluğu getirilmişti. Ancak esnafın zorluk yaşamaması amacıyla uygulamanın başlangıç tarihi 1 Ocak'tan 1 Temmuz tarihine ertelendi. Bu tarihten itibaren başlanacak olan dönüşüm, 2016 yılına kadar kademeli olarak akıllı cihazlarla değiştirilecek.
Aynı zamanda fiş kesme özelliğine sahip olacak olan cihazların kullanıma başlaması ile birlikte işletmeler ayrıca alışveriş fişi kesmek zorunda kalmayacak. Yeni nesil cihazlar kayıt dışı ekonomi ile mücadelede büyük rol oynayacak.
Söz konusu sistemler aracılığıyla alışveriş bilgileri anında bakanlıktan görülebilecek. Böylece alışveriş karşılığında elde edilen KDV'ler anında tespit edilecek. Sistem mükelleflerinde harcamalarını kontrol altına alacak. Buna göre beyan ettiği gelirden fazla harcama yapan mükellefler sistem sayesinde tespit edilecek.
Geçen yıl 2013 yılından itibaren, yeni alınacak POS cihazlarında 'fiş kesme' özelliğinin eklenmesi zorunluluğu getirilmişti. Ancak esnafın zorluk yaşamaması amacıyla uygulamanın başlangıç tarihi 1 Ocak'tan 1 Temmuz tarihine ertelendi. Bu tarihten itibaren başlanacak olan dönüşüm, 2016 yılına kadar kademeli olarak akıllı cihazlarla değiştirilecek.
Söz konusu sistemler aracılığıyla alışveriş bilgileri anında bakanlıktan görülebilecek. Böylece alışveriş karşılığında elde edilen KDV'ler anında tespit edilecek. Sistem mükelleflerinde harcamalarını kontrol altına alacak. Buna göre beyan ettiği gelirden fazla harcama yapan mükellefler sistem sayesinde tespit edilecek.
19 Mart 2013 Salı
Domino's Pizza müşterisine beleşçi diyemez!
Bildiğiniz gibi Domino's Pizza, 30 dakikada teslim garantisi veren bir firma. İnternet sitesinde de bu garantiyi vermekle kalmayıp, sözünün arkasında olan tek firma olduklarını ilan etmişler. Ancak 17 Mart 2013 tarihinde saat 20 sularında telefonla Domino's Çekmeköy şubesinden kampanya dahilinde olan 3 küçük pizza siparişi veren Orçun Bey, pizza kutusunun üzerinde eve servis elemanın görmesi için yazılmış "Not: Beleschi Dikkaatttt" notunu görünce haklı olarak üzülmüş. Gerçekten de tam anlamıyla müşteriye saygısızlık ve hakaret. Domino's Pizza gibi ciddi bir kuruma yakışmayacak bir ifade müşterisine beleşçi demek!
"O notu görene kadar her şey çok güzeldi. Hatta pizzalarda da çok lezzetliydi, küçük oğlumuz bile çok beğenmişti. Ne zaman ki kutularını çöpe atmaya sıra geldi, kutunun üzerindeki yazı beni şok etti. Geçen sene çok sık sipariş vermemekle birlikte bir kere bir sorun yaşamıştık. Verdiğim sipariş unutulup teslim edilmeyince, ikinci kez siparişi yenilemem sonucunda 1 saat civarında siparişi telim edebilmişlerdi. O zaman özür mahiyetinde bir menü ikram etmişlerdi ama ben bunun peşinde değilim." diyor Orçun Aksu.
Muhtemelen daha önce siparişi zamanında teslim edemedikleri müşterilerine ücretsiz sundukları menüler için fişleme yapmışlar. Ne kadar ayıp doğrusu! Dominos Pizza umarız bu tür yanlışları tekrarlamaz ve müşterilerini rencide etmez. Çünkü biz Domino's Pizza'yı lezzetli ürünleriyle ve prensipli çalışmasıyla tanıdık.
Derimod indirimleri tüketiciyi yanıltıyor
Kasım 2012 de deri montlara bakmak için Londra asfaltı -Şirinevler/İstanbul adresinde mukim Derimod mağazasına gittim. Ürünleri inceledim. Bir mont beğendim .Fiyatı 799 TL idi. Ancak bu fiyat bana yüksek geldiği için sezon sonunu beklemeye karar verdim. İndirim yapılınca alırım diye düşündüm. Bir süre sonra Derimod da kampanya yapıldığını duydum. Mağazaya gittim. Vitrinde kocaman ilanlarla %50 indirim yazıyordu. Beğendiğim montun fiyatına baktım. Etiketinde fiyatını 1500 TL yapmışlar. Üzerini çizip 749 TL yazmışlar. Mart ayında %70 e varan sezon sonu son büyük indirim adı altında bir indirim kampanyası daha yaptılar ancak bu sefer de yine yazıldığı gibi bir indirim yoktu. Fiyatı 699 TL idi. Derimod yalan indirim ve reklam kampanyaları ile halkı aldatıyor. Kendilerini kınıyorum, ayıplıyorum. Lütfen araştırın bu konuyu. Doğru olduğunu göreceksiniz. Tarafımdan bizzat aylarca takip edilmiş bir konudur.
Veli KOCA
17 Mart 2013 Pazar
Samsung Galaxy S4 ve özellikleri
Uzun süren bekleyiş sona erdi ve Samsung Galaxy S IV nihayet gün yüzüne çıktı. Geçtiğimiz yılın en poüler akıllı telefonlardan biri olan Galaxy S III‘ün tahtına oturan S IV, New York‘ta düzenlenen görkemli bir etkinlikle tanıtıldı. Beklenen ve daha önceden haberlerini aldığımız teknik özellik ve yenilikler hakkındaki tüm detaylar da ortaya çıktı. Bir Broadway gösterisi şeklinde düzenlenen etkinlikte telefonun tüm özellikleri kısa skeçlerle tanıtıldı.
İlk olarak teknik özelliklerden bahsetmekte yarar var. S IV’te bölgelere göre farklılık gösteren iki farklı işlemci kullanılıyor. Telefonun başta Amerika olmak üzere LTE şebeke desteğine sahip ülkelerde satılacak modelinde Qualcomm’un 1,9 GHz hızında çalışan dört çekirdekli Snapdragon 600 işlemcisi yer alıyor. Küresel pazarda satılacak diğer model ise Samsung tarafından geliştirilen, sekiz çekirdekli 1,6 GHz’lik Exynos 5410′tan güç alıyor. Bu işlemcideki sekiz çekirdek aynı anda hiç aktif olmuyor. Yoğun güç gerektiren durumlarda performans odaklı dört çekirdek; güç tasarrufu, bekleme modunda ise düşük güç tüketen diğer dört çekirdek devreye giriyor. Türkiye’nin de arasında bulunduğu ülkelerde satılacak bu modelin görüntü işlemcisi ise PowerVR SGX 544 MP3 grafik birimini kullanıyor. RAM’i 2 GB olan telefon 16, 32 ve 64 GB hafıza seçeneklerine sahip. MicroSD hafıza kartı desteği sayesinde hafıza 64 GB daha artırılabiliyor.
Android işletim sisteminin 4.2.2 Jelly Bean sürümüyle gelecek S IV’ün ekranı 4,99 inç büyüklüğünde ve Full HD (1920×1080 piksel) çözünürlükte. Piksel yoğunluğu değeri ise 441 ppi. PHOLED materyallerden üretilen ekran, sıradan AMOLED ekranlara kıyasla yaklaşık yüzde 25 oranında güç tasarrufu sağlıyor. S IV’ün arka kamerası 13, ön kamerası ise 2 megapiksel çözünürlükte. 2600 mAh büyüklüğünde bir pille gelecek olan telefon, S III’ten 0,7 mm daha ince, yalnızca 7,9 mm kalınlığında. Ağırlığı ise 130 gram. Nisan sonunda satışa sunulacak olan S IV, mayıs ayı içinde ülkemizde olacak.
İlk olarak teknik özelliklerden bahsetmekte yarar var. S IV’te bölgelere göre farklılık gösteren iki farklı işlemci kullanılıyor. Telefonun başta Amerika olmak üzere LTE şebeke desteğine sahip ülkelerde satılacak modelinde Qualcomm’un 1,9 GHz hızında çalışan dört çekirdekli Snapdragon 600 işlemcisi yer alıyor. Küresel pazarda satılacak diğer model ise Samsung tarafından geliştirilen, sekiz çekirdekli 1,6 GHz’lik Exynos 5410′tan güç alıyor. Bu işlemcideki sekiz çekirdek aynı anda hiç aktif olmuyor. Yoğun güç gerektiren durumlarda performans odaklı dört çekirdek; güç tasarrufu, bekleme modunda ise düşük güç tüketen diğer dört çekirdek devreye giriyor. Türkiye’nin de arasında bulunduğu ülkelerde satılacak bu modelin görüntü işlemcisi ise PowerVR SGX 544 MP3 grafik birimini kullanıyor. RAM’i 2 GB olan telefon 16, 32 ve 64 GB hafıza seçeneklerine sahip. MicroSD hafıza kartı desteği sayesinde hafıza 64 GB daha artırılabiliyor.
Android işletim sisteminin 4.2.2 Jelly Bean sürümüyle gelecek S IV’ün ekranı 4,99 inç büyüklüğünde ve Full HD (1920×1080 piksel) çözünürlükte. Piksel yoğunluğu değeri ise 441 ppi. PHOLED materyallerden üretilen ekran, sıradan AMOLED ekranlara kıyasla yaklaşık yüzde 25 oranında güç tasarrufu sağlıyor. S IV’ün arka kamerası 13, ön kamerası ise 2 megapiksel çözünürlükte. 2600 mAh büyüklüğünde bir pille gelecek olan telefon, S III’ten 0,7 mm daha ince, yalnızca 7,9 mm kalınlığında. Ağırlığı ise 130 gram. Nisan sonunda satışa sunulacak olan S IV, mayıs ayı içinde ülkemizde olacak.
Samsung Galaxy S4 Tanıtım Videosu
Havada asılı duran fare
Kibardin Design olarak adlandırılan bir tasarım stüdyosunun geliştirdiği kablosuz fare, farklı tasarımıyla dikkatleri üzerine çekeceğe benziyor. Şirketin kurucusu Vadim Kibardin tarafından tasarlanan fare, havada asılı kalmasıyla mevcut farelerden ayrılıyor. Bat (Yarasa) olarak adlandırılan fütüristik bir tasarıma sahip olan fare, kullanım sırasında yüzeyden yaklaşık 10 mm yükseklikte, kullanım dışında ise 30 mm yükseklikte durabiliyor. Farenin havada kalmasını sistemde yer alan mıknatıslar sağlıyor.
Bat olarak adlandırılan sistem, bir adet mıknatıslı mouse pad ve bir adet mıktanıs halkasına sahip fareden oluşuyor. 20 mm yüksekliğindeki ve 240 mm çapındaki mouse pad ve ABS plastik malzemeden üretilen mıknatıs halkasına sahip fare, kullanıcılara bambaşka bir deneyim vadediyor. Mevcut farelerden epey bir farklı tasarıma sahip olan Bat’in asıl amacı ise bir çok kişinin karşılaştığı sağlık problemlerinden biri olan el bileği tüneli sendromuna (carpal tunnel syndrome ) çare olmak. Bat’in ne zaman ve ne kadara satışa sunulacağı geliştirilme aşamasında olduğu için henüz belli değil.
Kaynak: Log
Digiturk, abonelik iptalini zorlaştırıyor
Ücretsiz Lig TV kampanyalı Digiturk paketim 22.03.2013 tarihinde bitiyordu. 13.03.2013 tarihinde müşteri hizmetlerini arayarak 22.03.2013 tarihi itibarıyla Digiturk üyeliğimi iptal ettirmek istediğimde bana 22.03.2013 - 03.04.2013 tarihi arası için fatura yansıtılacağı belirtildi. 15.03.2013 tarihinde iptal ve faturayı ödemeyeceğime dair dilekçe yazmama rağmen 15.03.2013 tarihinde fatura tutarı hesapdan alındı. Müşteri hizmetleri ve Digiturk internet sitesine şikayeti belirtmeme rağmen hiç bir kişi bilgi vermek için aramadı. Müşteri hizmetlerini aramama rağmen bir bilgi de alamadım. Bana Ekim 2012 tarihinde Digiturk tarafından gönderilen yazıda Eylül 2013 tarihine kadar paketlerin karşılığında 0 TL olarak belirtilmekte ve kampanya bitimi sonucu kapatılmak istendiğinde fatura çıkartılacağı hiç bir şekilde yazılmamıştır.
Bilgim ve rızam olmadan alınan bu fatura tutarının iade edilmesini talep ettim, dilekçemi gönderdim ancak hiç bir şekilde Digiturk müşteri hizmetleri aramadı.
Hafize Çıralı
Akne sadece ergenlerin sorunu değil
Akne, menopoz döneminde bile kadınların yakasını bırakmıyor. Birçok kadını etkileyen polikistik over ile de ortaya çıkan aknenin kökenini cilt altında biriken ve dışarıya atılamayan yağ oluşturuyor.
Erkeklik hormonu testosteron az miktarda kadınlarda da bulunuyor. Böbrek üstü bezleri, yumurtalıklar ve testislerden salgılanan testosteron, yağ bezlerini uyarıp büyümesine yol açıyor, böylece daha fazla yağ salgılanmaya başlıyor. Bu da cildi akneye ve yüzeyde yağlanmaya meyilli hale getiriyor.
Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Sadiye Kuş, tedavinin hastalığın şiddetine göre değiştiğini söylüyor. Aknenin şiddeti hafifse sadece cildi kurutmadan nazikçe temizleyen bir yıkama ürünü ve dermokozmetiklerin yeterli olabileceğini belirten Dr. Kuş, “Ancak şiddetli ve kişiyi rahatsız eden durumlarda hekime başvurmakta fayda var. Kremler, losyonlar, ağızdan ilaçlar hekim tarafından uygun görülebilir” diyor.
Dr. Kuş, yağlanma ve siyah-beyaz noktaların tedavisi için medikal cilt bakımı yöntemlerinin ya da ilaç tedavilerine dirençli olgularda lazer tedavilerin de etkili olduğuna dikkat çekiyor.
Kaynak: TRT
Erkeklik hormonu testosteron az miktarda kadınlarda da bulunuyor. Böbrek üstü bezleri, yumurtalıklar ve testislerden salgılanan testosteron, yağ bezlerini uyarıp büyümesine yol açıyor, böylece daha fazla yağ salgılanmaya başlıyor. Bu da cildi akneye ve yüzeyde yağlanmaya meyilli hale getiriyor.
Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Sadiye Kuş, tedavinin hastalığın şiddetine göre değiştiğini söylüyor. Aknenin şiddeti hafifse sadece cildi kurutmadan nazikçe temizleyen bir yıkama ürünü ve dermokozmetiklerin yeterli olabileceğini belirten Dr. Kuş, “Ancak şiddetli ve kişiyi rahatsız eden durumlarda hekime başvurmakta fayda var. Kremler, losyonlar, ağızdan ilaçlar hekim tarafından uygun görülebilir” diyor.
Dr. Kuş, yağlanma ve siyah-beyaz noktaların tedavisi için medikal cilt bakımı yöntemlerinin ya da ilaç tedavilerine dirençli olgularda lazer tedavilerin de etkili olduğuna dikkat çekiyor.
Kaynak: TRT
Cep telefonunda tarife karışıklığına son
İşletmecilerin internet sitelerinde tarifeleri karşılaştırmak mümkün olacak. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, mobil telefonlarda tarife sayısının her geçen gün arttığını, bu nedenle vatandaşların en uygun tarifeyi seçmekte zorlandığını belirterek, ''Cep telefonlarında tarife karışıklığına son vermek için işletmecilerin internet sayfalarından tarifeler arası karşılaştırma yapan uygulama sunmalarını istedik. Vatandaşlarımız 19 Mart itibariyle artık tüm işletmecilerin internet sitelerinde tarifeler arası karşılaştırma yapabilecek'' dedi.
Bakan Yıldırım, yaptığı açıklamada, mobil telefon sektöründe yaşanan gelişmeler ve numara taşıma hakkının sağlanması ile mobil işletmeciler arasında rekabetin arttığını ifade etti.
Rekabet ortamı sayesinde vatandaşların her geçen gün daha uygun şartlarda mobil telefon hizmeti almaya başladığının altını çizen Yıldırım, ''Bu durum nedeniyle işletmeciler her gün yeni tarifelerle vatandaşların karşısına çıkmaya başladı. Artık vatandaşlar yüzlerce farklı tarife arasında seçim yapar oldu. Ancak telefon kullanıcıları bu kadar çeşit arasında seçim yapmakta zorlanmaya başladı'' diye konuştu.
''BTK çalışma başlattı''
Mobil telefon kullanıcılarının kendilerine en uygun tarifeyi seçebilmek için, tarifeleri kolay bir yolla karşılaştırma ihtiyacı duyduğunu belirten Yıldırım, bu nedenle Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun (BTK) çalışma başlattığını söyledi.
Vatandaşların hak ve menfaatlerinin gözetilmesi amacıyla, tarifeler arasında kolayca karşılaştırma ve seçim yapabilmesine yönelik, Turkcell, Vodafone ve Avea'dan internet siteleri üzerinden, kendilerine ait tarifeler arası karşılaştırma yapan uygulama sunmalarını istediklerini bildiren Yıldırım, şunları kaydetti:
''Tarife karşılaştırma için BTK tarafından koordine edilen çalışmalar sonuçlandı. İşletmeciler tarafından hazırlanan internet sayfaları, 19 Mart 2013 tarihinde saat 11.00 itibariyle test amaçlı olarak kullanıma açılacak. Bu sayede vatandaşlarımız her mobil işletmecinin kendi internet sitesi üzerinden kendi tarifelerini ve paketlerini karşılaştırma imkanı bulacaklar. Burada önemle vurgulamak isterim; her işletmecinin kendi internet sitesi üzerinden, diğer işletmecilere ait değil, yalnızca kendilerine ait tarifeler karşılaştırılabilecek. Ancak, 3 firmanın internet sitesine girerek ayrı ayrı işletmecinin tarifeleri arasında da karşılaştırma yapılabilir. Ayrıca test sürecinde karşılaştırma sayfalarına yönelik görüş ve öneriler BTK'ya iletilebilecek.''
Kaynak: TRT
16 Mart 2013 Cumartesi
Samsung Galaxy S4 tanıtıldı
Samsung'un merakla beklenen dördüncü nesil Galaxy S modeli GT-I9500 kod adlı Galaxy S4 modelini New York'ta tanıttı. Peki Samsung Galaxy S4 kaç lira olacak? Samsung Galaxy S4 fiyatı için herhangi bir miktar belirtilmedi fakat akıllı telefon kullanıcıların tahmin ettiği fiyat ise 2000-2750 TL arasında. Samsung Galaxy S4 New York sokaklarında tanıtıldı. Akıllı telefon kullanıcıları sabırsızlıkla S4 'ün çıkmasını bekliyor.
Smart Scrool sayesinde eye tracking denilen gözle kontrol sistemi gelişmiş bir şekilde Galaxy S4 modelinde kullanılıyor. Ayrıca ekrana bakmadığınzı zamanlarda Galaxy S4'teki videolar Smart Pause sistemi sayesinde durduruluyor.
Dual Video Call desteği sayesinde hem ana kamera hem de ön kamerayı bir arada kullanabiliyorsunuz. Özellikle grup içerisinde etkili bir çoklu görüşme desteği sunduğu bir gerçek.
Pek çok Galaxy S4 birleşip, sanal 5.1 ya da 7.1 ses sistemi oluşturabilir, tüm şarkıları bir arada dinleyebilirsiniz. Toplamda 8 tane telefon birleşiyor ve hepsinde aynı şarkı Surround olarak çalabiliyor. Oldukça ilginç ve değişik bir özellik.
Samsung, S-Voice Car ile beraber sürücülere oldukça başarılı bir sesli asistan deneyimi sunuyor. Size gelen bildirimleri okuyabildiği gibi, mesajları da sesli olarak okuyabiliyor. Aracınızda Bluetooth desteği varsa, aracın hoparlörlerinden tüm bildirimleri duyabiliyorsunuz. Arabada telefon kullanımı çok daha rahat olacak.
HomeSync özellikleri ile NFC ve WiFi'yi tamamen verimli bir şekilde kullanıp, tüm cihazları telefondan yönetebiliyorsunuz.
Samsung, Story Albüm özelliği ile seyahatlerinizde çektiğiniz fotoğrafları otomatik olarak albümleyebiliyorsunuz. Örneğin siz İstanbul'da yaşıyorsunuz ve tatile İzmir'e gittiniz. İzmir'den İstanbul'a geri döndüğünüzde telefon bunu algılıyor ve İzmir gezisi diye bir albüm oluşturabiliyor.
Samsung Galaxy S4'te Dual Camera özelliği bulunuyor. Böylece LG Optimus G Pro'daki gibi aynı anda iki kameradan da video kaydı alabileceksiniz. Mesela çocuğunuzu video çekerken, kendinizi de görüntüleyebileceksiniz. Ayrıca Galaxy S4'te pek çok yeni kamera modu bulunuyor.
Samsung Galaxy S4, Smart Scroll, Smart Pause ve Floating Touch teknolojisi sayesinde Air View desteğine sahip.
Samsung Galaxy S4, 155 ülkede 327 mobil operatör ile beraber Nisan ayının sonuna doğru satışa sunulacak.
Samsung Galaxy S4, 2 GB RAM ve 3 farklı dahili hafıza seçeneği ile geliyor. 16 / 32 ve 64 GB'a ek olarak, 64 GB'a kadar microSD kart takabiliyorsunuz.
Samsung Galaxy S4'te 13 Megapiksellik ana kamera ve 2 Megapiksellik ön kamera kullanılıyor.
Galaxy S4; LTE, a/b/g/n/ac WiFi, Bluetooth 4.0 ve MHL 2.0 bağlantılarını destekliyor.
Samsung Galaxy S4'te 5 inç Full HD Super AMOLED ekran kullanılıyor.
Galaxy S4, 130 gram ağırlığa sahip. Galaxy S3'ten 2 gram daha hafif!
Samsung Galaxy S4 Özellikleri
Smart Scrool sayesinde eye tracking denilen gözle kontrol sistemi gelişmiş bir şekilde Galaxy S4 modelinde kullanılıyor. Ayrıca ekrana bakmadığınzı zamanlarda Galaxy S4'teki videolar Smart Pause sistemi sayesinde durduruluyor.
Dual Video Call desteği sayesinde hem ana kamera hem de ön kamerayı bir arada kullanabiliyorsunuz. Özellikle grup içerisinde etkili bir çoklu görüşme desteği sunduğu bir gerçek.
Pek çok Galaxy S4 birleşip, sanal 5.1 ya da 7.1 ses sistemi oluşturabilir, tüm şarkıları bir arada dinleyebilirsiniz. Toplamda 8 tane telefon birleşiyor ve hepsinde aynı şarkı Surround olarak çalabiliyor. Oldukça ilginç ve değişik bir özellik.
Samsung, S-Voice Car ile beraber sürücülere oldukça başarılı bir sesli asistan deneyimi sunuyor. Size gelen bildirimleri okuyabildiği gibi, mesajları da sesli olarak okuyabiliyor. Aracınızda Bluetooth desteği varsa, aracın hoparlörlerinden tüm bildirimleri duyabiliyorsunuz. Arabada telefon kullanımı çok daha rahat olacak.
HomeSync özellikleri ile NFC ve WiFi'yi tamamen verimli bir şekilde kullanıp, tüm cihazları telefondan yönetebiliyorsunuz.
Samsung, Story Albüm özelliği ile seyahatlerinizde çektiğiniz fotoğrafları otomatik olarak albümleyebiliyorsunuz. Örneğin siz İstanbul'da yaşıyorsunuz ve tatile İzmir'e gittiniz. İzmir'den İstanbul'a geri döndüğünüzde telefon bunu algılıyor ve İzmir gezisi diye bir albüm oluşturabiliyor.
Samsung Galaxy S4'te Dual Camera özelliği bulunuyor. Böylece LG Optimus G Pro'daki gibi aynı anda iki kameradan da video kaydı alabileceksiniz. Mesela çocuğunuzu video çekerken, kendinizi de görüntüleyebileceksiniz. Ayrıca Galaxy S4'te pek çok yeni kamera modu bulunuyor.
Samsung Galaxy S4, Smart Scroll, Smart Pause ve Floating Touch teknolojisi sayesinde Air View desteğine sahip.
Samsung Galaxy S4, 155 ülkede 327 mobil operatör ile beraber Nisan ayının sonuna doğru satışa sunulacak.
Samsung Galaxy S4, 2 GB RAM ve 3 farklı dahili hafıza seçeneği ile geliyor. 16 / 32 ve 64 GB'a ek olarak, 64 GB'a kadar microSD kart takabiliyorsunuz.
Samsung Galaxy S4'te 13 Megapiksellik ana kamera ve 2 Megapiksellik ön kamera kullanılıyor.
Galaxy S4; LTE, a/b/g/n/ac WiFi, Bluetooth 4.0 ve MHL 2.0 bağlantılarını destekliyor.
Samsung Galaxy S4'te 5 inç Full HD Super AMOLED ekran kullanılıyor.
Galaxy S4, 130 gram ağırlığa sahip. Galaxy S3'ten 2 gram daha hafif!
14 Mart 2013 Perşembe
Vatandaş şifre manyağı olmaktan kurtulacak
İçişleri Bakanı Muammer Güler, 'Elektronik Kimlik Kartı' projesi hakkında bilgi verdi. Vatandaşa kolay taşınabilir, taklit ve tahrif edilmesi kolay olmayan, kurum ve kuruluşlarda daha hızlı hizmet verilmesini sağlayacak ve biyometrik özelliklere sahip kimlik kartları verileceğini bildirdi. Güler, 'Bu projenin amacı kurum ve kuruluşlardan daha hızlı hizmetin alınmasını sağlayarak vatandaşın yaşamını kolaylaştırmak, elektronik ortamda sunulan hizmetlerde güvenli anahtar görevi yapmak, e-devlet uygulamalarını desteklemek ve AB uygulamalarıyla uluslararası standartlara uyum sağlamaktır. Kimlik kartlarının bu yıldan itibaren 3 veya 4 yıl içerisinde bütün vatandaşlarımıza dağıtılması öngörülmektedir' diye konuştu.
Eletronik T.C. Kimlik Kartı Arka Yüzü |
Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Vakit geçmeden herkesin e-Devlet kapısını bir an önce çalmasını istiyorum. Bugün e-Devlet kapısını çalmazsanız yarın orada kendinize yer bulamayabilirsiniz. Burada sorun; Zihinsel dönüşümdür, onun dışında başka bir sorun yoktur. Bürokrasinin tuşlara dönmesi, tuş olması yani fiziki olarak işlem yapmak yerine bir tuşla işlemin yapılması vatandaşın hayalidir" şeklinde konuştu.
"BİYOMETRİK KİMLİK UYGULAMASIYLA VATANDAŞ 'ŞİFRE MANYAĞI' OLMAKTAN KURTULACAK"
Biyometrik kimlik uygulaması konusunda Türkiye'nin biraz geç kaldığını söyleyen Yıldırım, "Bunları dağıttığımız zaman bu mesele kolay hallolur. Vatandaş artık şifre manyağı olmaktan kurtulacak. Kimliğiyle her şeyi yapacak, 'ona şifre, buna şifre bir de şifre defteri' var. Sürekli o rakam bu rakam aklında olsun, her şeyi onunla yapsın. Bu da elektronik kimlik kartının hayatımıza girmesiyle bu süreç çok hızlanacak. Bu dönüşümü tam anlamıyla gerçekleştirmiş olacağız" ifadelerini kullandı.
Kaynak: Gazete Star, İHA
Esse Essenso Ütü Şikayeti
Ben 23/12/2012 tarihinde ESSE'den ESSENSO marka ütü aldım. Kullanmaya başladıktan 2 ay sonra ütüde bir ışık yandı. Kitaba baktım, kartuş değişim ışığı imiş. Servise gittim, 30 TL fiyat verdiler. Ütüyü alırken bana kimse böyle bir şeyden söz etmedi.
Ayrıca başvurulacak hiçbir yere ulaşamıyorum. Müşteri temsilcisi diye verdikleri numaraya ulaşmak mümkün değil. Merkezi aradım, telefonumu aldılar, temsilciye aratacaklardı. Ne arayan var, ne de soran.
Ütüyü aldığım KOZZY AVM'deki mağazaya gittim. Bizim elimizden bir şey gelmez dediler. Numaramı aldılar, temsilciye aratacaklardı. Yine ne aryan, ne soran var. Nasıl bir yol izleyebilirim? Teşekkürler.
Tuba Güneşdoğdu
Ayrıca başvurulacak hiçbir yere ulaşamıyorum. Müşteri temsilcisi diye verdikleri numaraya ulaşmak mümkün değil. Merkezi aradım, telefonumu aldılar, temsilciye aratacaklardı. Ne arayan var, ne de soran.
Ütüyü aldığım KOZZY AVM'deki mağazaya gittim. Bizim elimizden bir şey gelmez dediler. Numaramı aldılar, temsilciye aratacaklardı. Yine ne aryan, ne soran var. Nasıl bir yol izleyebilirim? Teşekkürler.
Tuba Güneşdoğdu
Nine West şikayeti
Nine West'ten 17.02.2013 tarihinde hediye olarak bir bot aldık. Ancak alınan bot beğenilmediğinden değiştirilmek istenildi. Değiştirme kartı koydurmadığımızdan faturayı aradık. Ancak faturayı sanırım yanlışlıkla attığımız için onu da bulamadık. Sadece aldığımız bota ait slipi elimizde vardı. Aldığımız Nine West mağazasına gittiğimizde ise, sliple sadece renk ve numara değişikliği yapılabileceği, başka bir ürünle değişiklik yapılamayacağı ya da iade edilemeyeceği bilgisi iletildi.
Daha ürünü alalı 1 ay dolmadığı halde ve aldığımız ürüne ait slip kaydı olduğu halde neden değiştirilemediğini anlamıyorum. Bu konuda yardımlarınız rica ediyorum. Ürün beğenilmedi ve kullanılmadı aldığı mağaza ve ne zaman aldığım ve tutrı bile slipten belliyken, müşteri memnuniyeti nerede? Lütfen bu konuda yardımcı olabilir misiniz?
Deniz Öztutar
Barkoriko.com Şikayeti
Barkoriko.com üzerinden Fenerbahçe VIP ürünleri aldım ancak ürünlerden memnun kalmadığım için iade ettim. Alışveriş tutarı olan 950 TL'nin iadesi için 6 gündür arıyorum ancak telefonu yüzüme kapatıyorlar. Şikayetçiyim.
Erdal Öztürk
Erdal Öztürk
12 Mart 2013 Salı
Dağ çayı ve faydaları
1 metreye kadar boylanabilen, açık yeşil renkte yaprakları olan bir bitkidir. Yaylaçayı olarak da bilinir. İçeriğinde flavonlar, uçucu yağ ve çeşitli kimyasallar bulunmaktadır. Bitkiler aleminin zengin familyalarından biri olan Lamiaceae familyasının içinde yer almakta olan dağçayı Dünya’da özellikle Akdeniz havzasında yayılış göstermektedir. Tek yıllık ve çok yıllık türleri bulunan dağ çayı ülkemizde Anadolu’da yayılış göstermekte olup özellikle Akdeniz Bölgesi’nde öne çıkmaktadır. Makronezya bölgesi, İspanya ve Türkiye gen merkezi olarak kabul edilmektedir. Acem arpası, altınbaş, boz kekik, bozlan çayı, düğümlü çay, eldiven çayı, eşek çayı, kandil çayı, kazdağı çayı, kedikuyruğu çayı, sarıkız çayı, sivri çay, tosbağa çayı, topuklu çay, yayla çayı adlarıyla da anılır.
Dağ Çayının Faydaları
Dağ çayının ağrı kesici, ateş düşürücü, gaz söktürücü, iltihap azaltıcı, katarak önleyici, mikrop öldürücü, öksürük kesici, romatizma önleyici, sindirim kolaylaştırıcı, sinir sistemi uyarıcısı, ülser engelleyici ve yatıştırıcı etki gösterdikleri belirlenmiştir. İştah açar ve hazmı kolaylaştırır. Sinirleri rahatlatır. Uyarıcı ve kuvvet vericidir. Mikrop öldürücü ve antioksidan etkilere sahiptir. İltihapları gidermeye yardımcı olur. Mide ağrılarını azaltır ve gaz söktürür. İdrar arttırıcıdır. Soğuk algınlığına karşı faydalıdır.Bitkinin çay olarak tüketilen kısmı çiçek durumu halkalarının üzerinde bulunduğu daldır. Bu kısım uygun uzunluklarda kırılarak sıcak su içine daldırılır. Birkaç dakika bekletilerek demlenir. Temizlenmek istenirse sıcak suya daldırmadan önce soğuk su ile durulanmalıdır. Bazı türlerde sıcak suda uzun süre bekletmek çayın tadında acılaşmaya neden olabilmektedir.
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Süleyman Cenkçi, dağ çayı bitkisinin hücrelerin mikropları içine alarak imha etmesi (fagasitoz) özelliğini kaybetmemesini sağladığının akademik çalışmalarla tespit edildiğini belirtiyor. Bitkinin Temmuz-Ağustos aylarında toplanarak soğuk algınlığına karşı çay olarak tüketildiğini söyleyen Cenkçi, aynı zamanda anti-HIV aktif bileşiklerinden bir çeşidi olan linearol kimyasalı bakımından da oldukça zengin olduğunu aktarıyor.
Öte yandan, dağ çayı bitkisi, yöredeki aşırı hayvan otlatması nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Kargıoğlu, bitkinin doğal yayılışa sahip olduğu alanda korumaya alınması ve bu bitkiye ait tohumların periyodik olarak gen bankalarında uygun koşullarda saklanması gerektiğini söylüyor.
Kuşadası Club Prestige ve Club Holiday Şikayeti
Merhabalar,
2003 yılında üye olduğumuz Kuşadası Davutlar civarındaki Clup Prestige adlı tatil köyünden peşin olarak 13.000 Euro değerinde yılda bir hafta ve yüksek kırmızı diye adlandırdıkları 28.hafta Aqua evlerinde bir daireyi 99 yıllığına satın aldık. “Yatırım amaçlı kullanabilirsiniz,istediğiniz zaman satabilirsiniz” şeklinde vaatler verdiler. 2 yıl faydalandıktan sonra satma kararı aldık. Satış parası olarak bizden 300 euro para alınmasına rağmen satış işlemini gerçekleştirmediler.
Araştırmalarımıza rağmen hiç kimse bilgi vermemiş her telefon bir başka kişiye yönlendirilerek yanıtsız kalmıştır. Satış veya devir işlemi için muhatap bulunmamıştır. Tatil rezervasyonu için her yıl Mart ayında arayarak rezervasyon tarihimiz olan 28.hafta için aidat ödeyip ödemeyeceğimiz sorulmuştur. Aidat ödemediğimizde tatilden faydalanamıyorduk ve tatile gitmeyeceğimizi söylememiz halinde bize ait hafta kendileri tarafından bir başka aileye kiraya verilmiş ve geliri yeni adı ile Clup Holiday olan tatil beldesi tarafından alınmıştır.
Kendilerinden hiç bir yıl kira bedelini talep etmememize rağmen ve satış parasını peşin ödediğimiz, satın alırken 13000 euro değerinde para yatırmamıza rağmen geçtiğimiz hafta bir avukattan icra belgesi gelmiştir. Bizi 4500 TL aidat borçlusu göstermişler.
Yıllık aidat ödemelerimi yapmadılar gerekçesi ile bizi avukata ve icraya veren bu kişiler 99 yıllık satın aldığım dairemi kullanmalarına ve bedelini ödememelerine rağmen, satış parasını alarak yardımcı olmamalarına rağmen beni mahkemeye verme hakları var mıdır?
Ben yatırmış olduğum toplu para ve satış için aldıkları ücreti kendilerinden nasıl alabilirim? Tatil beldesine üye olduğumuzdan bu yana ödediğimiz tüm dekontlar ve sözleşmeler,tapu bizde mevcuttur.
Pınar Koçak
Şikayetiniz ile ilgili olarak Tüketici Mahkemesi'ne başvurmalısınız. Ayrıntılı bilgi için lütfen Alo 175 tüketici hattını arayınız.
2003 yılında üye olduğumuz Kuşadası Davutlar civarındaki Clup Prestige adlı tatil köyünden peşin olarak 13.000 Euro değerinde yılda bir hafta ve yüksek kırmızı diye adlandırdıkları 28.hafta Aqua evlerinde bir daireyi 99 yıllığına satın aldık. “Yatırım amaçlı kullanabilirsiniz,istediğiniz zaman satabilirsiniz” şeklinde vaatler verdiler. 2 yıl faydalandıktan sonra satma kararı aldık. Satış parası olarak bizden 300 euro para alınmasına rağmen satış işlemini gerçekleştirmediler.
Araştırmalarımıza rağmen hiç kimse bilgi vermemiş her telefon bir başka kişiye yönlendirilerek yanıtsız kalmıştır. Satış veya devir işlemi için muhatap bulunmamıştır. Tatil rezervasyonu için her yıl Mart ayında arayarak rezervasyon tarihimiz olan 28.hafta için aidat ödeyip ödemeyeceğimiz sorulmuştur. Aidat ödemediğimizde tatilden faydalanamıyorduk ve tatile gitmeyeceğimizi söylememiz halinde bize ait hafta kendileri tarafından bir başka aileye kiraya verilmiş ve geliri yeni adı ile Clup Holiday olan tatil beldesi tarafından alınmıştır.
Kendilerinden hiç bir yıl kira bedelini talep etmememize rağmen ve satış parasını peşin ödediğimiz, satın alırken 13000 euro değerinde para yatırmamıza rağmen geçtiğimiz hafta bir avukattan icra belgesi gelmiştir. Bizi 4500 TL aidat borçlusu göstermişler.
Yıllık aidat ödemelerimi yapmadılar gerekçesi ile bizi avukata ve icraya veren bu kişiler 99 yıllık satın aldığım dairemi kullanmalarına ve bedelini ödememelerine rağmen, satış parasını alarak yardımcı olmamalarına rağmen beni mahkemeye verme hakları var mıdır?
Ben yatırmış olduğum toplu para ve satış için aldıkları ücreti kendilerinden nasıl alabilirim? Tatil beldesine üye olduğumuzdan bu yana ödediğimiz tüm dekontlar ve sözleşmeler,tapu bizde mevcuttur.
Pınar Koçak
Şikayetiniz ile ilgili olarak Tüketici Mahkemesi'ne başvurmalısınız. Ayrıntılı bilgi için lütfen Alo 175 tüketici hattını arayınız.
11 Mart 2013 Pazartesi
Denizbank, kullanılmayan maaş hesabı için bile hesap işletim ücreti kesiyor
Denizbank yıllardır kullanmadığım maaş hesabımdan her ay hesap işletim ücreti adı altında para kesmiş. Bunun geri ödemesini nasıl alabilirim ya da alan arkadaş var mı?
Mustafa KARAKAZAN
Mustafa KARAKAZAN
Fashion Week İstanbul, Maybelline New York ile Güzelleşecek!
Yedi yıldır düzenlenmekte olan Mercedes Benz Fashion Week İstanbul, bu yıl da sekizincisiyle karşımızda! 12-16 Mart tarihleri arasında Antrepo 3’te gerçekleşecek olan bu moda etkinliğinde, makyaj ana sponsorluğunu Maybelline New York üstleniyor. Ne de olsa sahne arkasında mankenlere yapılan makyaj, en az tasarımcı imzalı kıyafetler kadar ilham verici... Bu yüzden Maybelline New York tarafından yapılacak olan tüm defilelerin makyajı da merakla bekleniyor.
Eğer bu görkemli moda etkinliğine katılmak ve ünlü tasarımcılarla aynı havayı solumak istiyorsanız, sizin de bir şansınız var. Buradan Maybelline New York Türkiye Facebook hayran sayfasına giderek şansınızı deneyebilirsiniz: https://www.facebook.com/maybellinenyturkiye?fref=ts Çünkü Maybelline New York, şanslı moda severlere Mercedes Benz Fashion Week İstanbul davetiyesi dağıtıyor! Aplikasyondaki soruyu cevaplayıp, doğru cevaba en çok yaklaşan ilk 25 kişi davetiye kazanıyor.
Eğer doğru tahmini yapan ilk kişi siz olursanız, sizi dahası da bekliyor! Defileleri izlemenin yanı sıra, VIP backstage hakkı da kazanabilir, ünlü tasarımcı ve mankenlerin hazırlık aşamasını izleyebilir, Buse Terim ile bizzat tanışabilirsiniz. Hatta Maybelline New York tarafından makyajınız yapılarak bu moda şölenine özel olarak hazırlanabilirsiniz. Mercedes Benz Fashion Week İstanbul ‘a VIP backstage kazanmak ve etkinliği yakından takipte olmak istiyorsanız, Maybelline New York Facebook sayfasına!
Bir bumads advertorial içeriğidir.
Eğer bu görkemli moda etkinliğine katılmak ve ünlü tasarımcılarla aynı havayı solumak istiyorsanız, sizin de bir şansınız var. Buradan Maybelline New York Türkiye Facebook hayran sayfasına giderek şansınızı deneyebilirsiniz: https://www.facebook.com/maybellinenyturkiye?fref=ts Çünkü Maybelline New York, şanslı moda severlere Mercedes Benz Fashion Week İstanbul davetiyesi dağıtıyor! Aplikasyondaki soruyu cevaplayıp, doğru cevaba en çok yaklaşan ilk 25 kişi davetiye kazanıyor.
Eğer doğru tahmini yapan ilk kişi siz olursanız, sizi dahası da bekliyor! Defileleri izlemenin yanı sıra, VIP backstage hakkı da kazanabilir, ünlü tasarımcı ve mankenlerin hazırlık aşamasını izleyebilir, Buse Terim ile bizzat tanışabilirsiniz. Hatta Maybelline New York tarafından makyajınız yapılarak bu moda şölenine özel olarak hazırlanabilirsiniz. Mercedes Benz Fashion Week İstanbul ‘a VIP backstage kazanmak ve etkinliği yakından takipte olmak istiyorsanız, Maybelline New York Facebook sayfasına!
Bir bumads advertorial içeriğidir.
7 Mart 2013 Perşembe
Bankaların gönderdiği şifreler için SMS ücreti olur mu?
Turkcell'i cep telefonu faturamın detayları ile ilgili aradım. Turkcell'den kapsamlı bir paketim olduğu için, fatura detayında gördüğüm 4,08 TL tutarındaki ilave SMS ücreti dikkatimi çekti. Turkcell yetkilisi Yapı Kredi ve Garanti Bankası'nın, bankacılık hizmetleri kullandığınızda size gönderdiği şifrelerin SMS ile gönderim ücretini yansıttığını söyledi. Bu inanılmaz bir durum, öncelikle kaç müşteri bunun farkına varacak, çünkü işleminiz Garanti Bankası ile maliyet Turkcell faturasının içine gömülmüş. Müşterilerin haberi olmadan nasıl komisyon ve masraf alınabilir?
Demet Cimilli
Karasal sayısal televizyon yayını standartları belirlendi
Kasım ayı itibarıyla başlayacak olan karasal sayısal televizyon yayınlarının standartları belli oldu. Kasım ayında başlayarak 2015 yılına kadar Türkiye geneline yaygınlaştırılacak olan karasal sayısal televizyon (TV) yayınları alabilecek televizyon ve set üstü cihazların özellikleri belirlenerek ülke standardı oluşturuldu. Buna göre vatandaş, karasal sayısal TV yayınlarına sorunsuz erişebilmek için TS 13538/Şubat 2013, ''İkinci Nesil Sayısal Karasal Televizyon Yayın Sistemi (DVB-T2) İçin Televizyon Alıcıları-Genel Kurallar" standardını taşıyan televizyon yada set üstü cihazlarını satın alması yeterli olacak. 2015 yılının Mart ayı ile birlikte geçiş tamamlanarak analog yayınlar sonlandırılacak ve dijital karasal yayıncılık başlayacak. Böylelikle uydu antenlerin dönemi kapanmış olacak.
Çalışma ile karasal sayısal TV yayınlarına geçiş sürecinde, DVB-T2 yayın formatında, MPEG-4 sıkıştırma tekniğiyle yayınları alabilecek televizyon ve set üstü cihazların özellikleri RTÜK tarafından belirlendi. Belirlenen özellikler ise 'Türkiye Sayısal Karasal Televizyon Alıcıları (DVB-T2) Gereksinimleri' dokümanı adı altında web sitesinde yayınlanarak tüketiciye sunuldu.
Belirlenen alıcı özelliklerinin Türkiye'nin TV alıcı standardı haline getirilmesi amacıyla Türk Standartları Enstitüsü'ne (TSE) gerekli başvuru yapıldı. Buna göre karasal sayısal yayın TV alıcısı veya set üstü cihaz imal eden veya ithal eden sektör kuruluşları, yayımlanan standardı TSE'den temin edebilecekler.
2015 yılının Mart ayı ile birlikte geçiş tamamlanarak analog yayınlar sonlandırılacak. Buna göre analog yayın yapanların ve karasal televizyon yayınlarını izleyenlerin bu tarihe kadar karasal sayısal yayınları almaya elverişli televizyon ya da set üstü cihaz temin etmeleri gerekecek. İşte bu nedenle tüketicinin mağdur durumda kalmaması için özelliklere standart getirildi.
Karasal yayıncılığa geçişte tüketicinin maliyetini azaltmaya yönelik çalışmalar da yürütülüyor. Bu kapsamda vatandaşın var olan televizyonlarıyla karasal yayınları alabilmelerine imkan veren set üstü cihazların temini için projeler geliştiriliyor. Söz konusu projeler için karasal yayıncılığa geçiş yapmış olan ülkelerde uygulanan yöntemler incelemeye alındı. Buna göre cihazlar ya devlet eliyle vatandaşa sunulacak ya da vatandaşa promosyon olarak dağıtılması gündeme gelecek.
Karasal yayına geçişin tüketiciye birçok olumlu yansıması olacak. Bunlardan biri yayın kalitesinin artması. Buna göre yayınlar yayın kuruluşlarının tercihlerine ve alt yapı olanaklarına göre yüksek çözünürlüklü (HD) veya standart çözünürlüklü (SD) izlenebilecek. Uydu yayınlarında sıkça yaşanan kapasite darlığı ve frekans karmaşası gibi nedenlerle izlenemeyen kanallar da izlenebilir hale gelecek. Ayrıca hareketli alış karasal sayısal yayıncılıkta mümkün hale gelecek, cep telefonları ve yeni nesil cihazlarla televizyon yayınlarının alınması mümkün olacak.
Geçişle birlikte görme ve işitme engellilerin televizyon yayınlarına erişimi de kolaylaşacak. TSE Standardını taşıyan televizyon alıcıları, birden çok ses akışını alabilecek. Böylece görme engelliler yayınlarda yer alan özel ses akışından yararlanabilecek. Aynı şekilde, DVB Alt Yazı ve Teletext Alt Yazı zorunluluğu ile alıcılarda, 'normal' veya 'işitme engelliler' alt yazı tercihleri bulunacak.
Standart gereği TV alıcıları ebeveyn denetim mekanizmalarını da destekleyecekler. Bu çerçevede izleyiciler, kanalların yayın akışlarında programların hangi koruyucu sembolle kodlandığına bakıp, çocuklara uygun olmayan kanal veya programları şifreleyebilecek.
Alıcılarda izleyici için birden fazla dilde ses yayını bulunacak. Buna göre izleyiciler bu dillerden birini tercih edebilecekler. Sayısal TV alıcılarıyla izleyici kanalların haftalık programlarını görerek istedikleri programın hafızaya kaydedilmesini sağlayabilecek.
Sayısal TV alıcıları HBB TV gereksinimlerine de uyumlu olacak. Böylece izleyiciler internete bağlanabilecek ve istek üzerine video (VoD), interaktif reklam, kişiselleştirme, oylama, oyun ve sosyal ağlar gibi etkileşimli uygulamalara bu şekilde erişim sağlanabilecek.
Damacanalara Çipli Takip
Sağlıksız koşullarda dolum yapan firmalarla gündeme gelen damacanalar, hayata geçirilen elektronik takip sistemiyle izlenecek. Sağlık Bakanlığı ambalajlı suların denetimiyle ilgili önemli bir değişikliğe imza attı. Bu kapsamda geliştirilen elektronik sistemle artık damacanalar tüketiciye ulaşana kadar tüm aşamalarda izlenecek.
Damacana suların elektronik takibi 3 aşamada gerçekleşecek. Damacanaların yıkanması gereken 55-70 derecelik su sıcaklığı, Sağlık Bakanlığı'nca kurulacak olan merkezden takip edilecek. İkinci aşamada ise dolumu yapılan suya dışarıdan su eklenmesinin önlenmesi için iletkenlik takibi sürdürülecek.
Sistemle damacanın ne kadar süreyle kullanıldığı ve kaç kez dolum yapıldığı da denetlenecek. Damacanalar üretim tarihinden itibaren en fazla üç yıl veya sadece 75 kez kullanılabilecek. Bu takip sistemi ise işletmeci tarafından oluşturulacak. Çipli takip sistemi TÜBİTAK ile yürütülen proje kapsamında gerçekleştirilecek. Daha önce izin verilen işletmelere, yıkama suyu ile ilgili takip sistemi için 1 yıl, çipli takip için 3 yıl tanınacak.
Düzenleme kapsamında dönüşümlü polikarbonat kaplarda, suyun adı ve kabın üretim tarihi artık altta değil boyun veya gövdede kabartma şeklinde olacak. Bunun yanı sıra damacana ile satılan sular içinde son kullanma tarihi olacak. Bu kapsamda piyasada satışa sunulan suyun 3 ay içerisinde tüketilmesi gerekecek.
Düzenleme denetimlerde de yenilikler getirdi. Daha önce lüzum görüldüğünde yapılan denetimler artık 3 ayda bir gerçekleştirilecek. Denetlemeler 3 ayda bir piyasadan toplanan ürünler üzerinden yapılacak ve uygunsuzluğu saptanan firmalara cezai işlem uygulanacak.
Düzenlemeyle damacana suların nakliyesinde kullanılan araçlarla satış yerlerine de ruhsat verilmesi belirli kurallara bağlandı. Buna göre sular, İşyeri Açma ve Çalışma İzin Belgesi bulunmayan yerler ile tüpgaz, otogaz, petrol ve petrol ürünleri depolama ve dağıtımı yapılan yerlerde, suyun fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özelliğini olumsuz yönde değiştirebilecek ısı, ışık, toz, duman, yağış gibi olumsuz şartlara açık ortamlarda satılamayacak ve depolanamayacak.
İşletmelerde dolum yapıldığı sürece mes'ul müdürün yerinde bulunması zorunlu olacak. Mesul müdürün görevden ayrılması halinde 24 saat içinde bakanlığa bilgi verilecek. Yeni atama yapılıncaya kadar geçici bir mes'ul müdür ataması yapılacak. Düzenlemeye göre kaynak analizleri de bundan böyle rutin olarak yapılacak. Kirlilik saptanırsa işletmenin ruhsatı iptal edilecek.
Düzenleme kapsamında işletmelerin, üretim izinlerini, analiz sertifikalarını ve etiketlerini bu yılın sonuna kadar uyumlaştırması gerekecek. Bu tarihe kadar uyumlaştırmalarını tamamlamayanların faaliyeti durdurulacak. Faaliyeti durdurulanlar 31 Aralık 2014'e kadar işlemlerini tamamlamazsa üretim izinleri iptal edilecek.
Damacana suların elektronik takibi 3 aşamada gerçekleşecek. Damacanaların yıkanması gereken 55-70 derecelik su sıcaklığı, Sağlık Bakanlığı'nca kurulacak olan merkezden takip edilecek. İkinci aşamada ise dolumu yapılan suya dışarıdan su eklenmesinin önlenmesi için iletkenlik takibi sürdürülecek.
Sistemle damacanın ne kadar süreyle kullanıldığı ve kaç kez dolum yapıldığı da denetlenecek. Damacanalar üretim tarihinden itibaren en fazla üç yıl veya sadece 75 kez kullanılabilecek. Bu takip sistemi ise işletmeci tarafından oluşturulacak. Çipli takip sistemi TÜBİTAK ile yürütülen proje kapsamında gerçekleştirilecek. Daha önce izin verilen işletmelere, yıkama suyu ile ilgili takip sistemi için 1 yıl, çipli takip için 3 yıl tanınacak.
Düzenleme kapsamında dönüşümlü polikarbonat kaplarda, suyun adı ve kabın üretim tarihi artık altta değil boyun veya gövdede kabartma şeklinde olacak. Bunun yanı sıra damacana ile satılan sular içinde son kullanma tarihi olacak. Bu kapsamda piyasada satışa sunulan suyun 3 ay içerisinde tüketilmesi gerekecek.
Düzenleme denetimlerde de yenilikler getirdi. Daha önce lüzum görüldüğünde yapılan denetimler artık 3 ayda bir gerçekleştirilecek. Denetlemeler 3 ayda bir piyasadan toplanan ürünler üzerinden yapılacak ve uygunsuzluğu saptanan firmalara cezai işlem uygulanacak.
Düzenlemeyle damacana suların nakliyesinde kullanılan araçlarla satış yerlerine de ruhsat verilmesi belirli kurallara bağlandı. Buna göre sular, İşyeri Açma ve Çalışma İzin Belgesi bulunmayan yerler ile tüpgaz, otogaz, petrol ve petrol ürünleri depolama ve dağıtımı yapılan yerlerde, suyun fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özelliğini olumsuz yönde değiştirebilecek ısı, ışık, toz, duman, yağış gibi olumsuz şartlara açık ortamlarda satılamayacak ve depolanamayacak.
İşletmelerde dolum yapıldığı sürece mes'ul müdürün yerinde bulunması zorunlu olacak. Mesul müdürün görevden ayrılması halinde 24 saat içinde bakanlığa bilgi verilecek. Yeni atama yapılıncaya kadar geçici bir mes'ul müdür ataması yapılacak. Düzenlemeye göre kaynak analizleri de bundan böyle rutin olarak yapılacak. Kirlilik saptanırsa işletmenin ruhsatı iptal edilecek.
Düzenleme kapsamında işletmelerin, üretim izinlerini, analiz sertifikalarını ve etiketlerini bu yılın sonuna kadar uyumlaştırması gerekecek. Bu tarihe kadar uyumlaştırmalarını tamamlamayanların faaliyeti durdurulacak. Faaliyeti durdurulanlar 31 Aralık 2014'e kadar işlemlerini tamamlamazsa üretim izinleri iptal edilecek.
Yayalara yol vermeyen sürücülere ceza
Karayolları Trafik Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle birlikte tek şeritli yollarda sollama yaparken hız sınırı kaldırıldı, yayaya yol vermeyen sürücüye de ceza getirildi.
Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 23'üncü maddesinde değişikliğe gidildi. Hayata geçirilen yeni değişikliğe göre tek şeritli yollarda sollama anında 'sınırsız' hız yapılmasına olanak sağandı. Buna göre artık sollama anındaki hıza ceza yazılmayacak.
Değişiklik yapılan bir diğer kurala göre de dönüşlerde ilk geçiş hakkını yayalara vermeyen sürücülere idari para cezası ve ceza puanı uygulanacak.
Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 23'üncü maddesinde değişikliğe gidildi. Hayata geçirilen yeni değişikliğe göre tek şeritli yollarda sollama anında 'sınırsız' hız yapılmasına olanak sağandı. Buna göre artık sollama anındaki hıza ceza yazılmayacak.
Değişiklik yapılan bir diğer kurala göre de dönüşlerde ilk geçiş hakkını yayalara vermeyen sürücülere idari para cezası ve ceza puanı uygulanacak.
6 Mart 2013 Çarşamba
5 liraya sucuk devri bitti
Yeni düzenlemeyle kanatlı et ve kırmızı et karıştırılmayacak. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nca etle et ürünlerindeki taklit ve tağşiş olaylarını önlemek amacıyla hazırlanan ''Türk Gıda Kodeksi Et ve Et ürünleri Tebliği''nde ilgili firmalara verilen 3 aylık uyum süresi dün itibariyle doldu.
Buna göre, bundan sonra kanatlı etle kırmızı et karıştırılarak ürün elde edilmeyecek ancak kırmızı etler ve kanatlı etler kendi içinde karıştırılabilecek. Tavuk-hindi eti ya da dana-koyun eti karışımından sosis, salam üretilebilecek.
Daha önceden salam, sosis gibi emülsifiye et ürünlerinde mekanik olarak ayrılmış etlerin (kemiğe yapışmış etin mekanik olarak ayrılması) kullanımına izin verilirken, yeni düzenlemeye göre mekanik olarak ayrılmış etlerin tebliğ kapsamında yer alan ürünlerde kullanımına izin verilmeyecek.
Bundan dolayı ''ısıl işlem görmüş sucuk benzeri ürün'' olarak adlandırılan ürünlerin yerine yeni tebliğde ''ısıl işlem görmüş sucuk'' tanımı kullanılıyor.
Tebliğe göre, fermente ve ısıl işlem görmüş sucuğa, pastırmaya, dönere, köfteye et kaynaklı olmayan proteinler, nişasta ve nişasta içeren maddelerle soya ve soya ürünleri ilave edilemeyecek. Böylece piyasada sıkça karşılaşılan ''5 liraya sucuk'' satışının da önüne geçilmiş olacak.
Buna göre, bundan sonra kanatlı etle kırmızı et karıştırılarak ürün elde edilmeyecek ancak kırmızı etler ve kanatlı etler kendi içinde karıştırılabilecek. Tavuk-hindi eti ya da dana-koyun eti karışımından sosis, salam üretilebilecek.
Daha önceden salam, sosis gibi emülsifiye et ürünlerinde mekanik olarak ayrılmış etlerin (kemiğe yapışmış etin mekanik olarak ayrılması) kullanımına izin verilirken, yeni düzenlemeye göre mekanik olarak ayrılmış etlerin tebliğ kapsamında yer alan ürünlerde kullanımına izin verilmeyecek.
Bundan dolayı ''ısıl işlem görmüş sucuk benzeri ürün'' olarak adlandırılan ürünlerin yerine yeni tebliğde ''ısıl işlem görmüş sucuk'' tanımı kullanılıyor.
Tebliğe göre, fermente ve ısıl işlem görmüş sucuğa, pastırmaya, dönere, köfteye et kaynaklı olmayan proteinler, nişasta ve nişasta içeren maddelerle soya ve soya ürünleri ilave edilemeyecek. Böylece piyasada sıkça karşılaşılan ''5 liraya sucuk'' satışının da önüne geçilmiş olacak.
At eti krizi kime yaradı?
At eti yemenin herhangi bir sakıncası olmadığının bilincinde olan Avrupalı tüketiciler at eti skandalını tüketicinin kandırılması ekseninde değerlendiriyorlar. İrfan Donat, makalesinde Avrupa'nın tamamında ses getiren at eti skandalını analiz etmiş. Donat, skandalda adı geçen firmalar ne kadar büyük olursa olsun, Türkiye'dekinin aksine tüketicinin, medyanın ve yönetenlerin yani bilinçli toplumun olayın peşini bırakmadıklarına ve bırakmayacaklarına dikkat çekiyor. Soruşturmaların açılması ve olayların örtbas edilmemesi çok güzel.
İrfan Donat'ın 5 Mart 2013 tarihli makalesi:
Bakmayın bizde skandallar bir iki gün ses getirir sonra unutulur gider. Ama Avrupa’da ardı ardına patlak veren "at eti" skandalı öyle kolay kolay unutulacağa benzemiyor. En azından sorumlular hesap verip, cezasını çekinceye kadar... Bilinçli toplumun yaptırım farkı da buraya ortaya çıkıyor zaten.
Dikkat ederseniz bu tür skandallarda adı geçen firmalar Türkiye’dekinin aksine ne kadar büyük ve dünya çapında olurlarsa olsunlar konunun üzerine her şekilde gidiliyor. Şirketin büyüklüğü ve gücü ile dokunulmazlığı arasında bir bağ kavramı yok. Söz konusu skandala karışan birçok firma için soruşturmalar çoktan açıldı ve zaman aşımına uğrayıp üstü kapatılmayacak.
İş öyle bir noktaya geldi ki skandalın yaşanmadığı ülkelerde dahi gıda ve sağlık bakanlıkları ile yetkili birimler olası risklere karşı denetimlerini artırma kararı aldı. Bundan en kârlı çıkan sektör ise kalite kontrol, gıda denetim ve analizi yapan laboratuvarlar oldu.
Avrupalı yetkililer aslında bu konunun ne kadar ciddi olduğunun farkında. Çünkü olayın sağlık kadar bir de ekonomik yönü var. Tüketici güvenini sarsan bir skandalın harcamaları ne yönde etkilediğini ortaya koyan veriler kendini hemen gösterdi.
At eti skandalının hemen ardından Fransa’da dondurulmuş et ürünleri satışı yüzde 30 düştü. İngiltere’de ise bu düşüş yüzde 26 seviyesinde. O yüzdendir ki Avrupalı yetkililer konunun daha büyük kayıplara sebep olmaması için skandalın üzerine ciddiyetle ve ayrım yapmaksızın gidiyor. Sonuçlarını da tüketici ile zaman kaybetmeden detaylarıyla paylaşıyor. Avrupa’da sarsılan tüketici güveni de bu şekilde az hasarlarla kurtuluyor. Dileriz bir gün bizim gıda ürünlerimizde de gereken denetim, kontrol ve yaptırımlar tavizsiz uygulanır.
Her gün ekranlardan 6 kilogramı 100 TL’ye satılan bal (Hem de kargo dâhil), bitkisel zayıflama hapları, içinde nelerin olduğunu kestiremediğimiz salam, sucuk, sosisler ve sokakta 2.5 liraya satılan döner ekmeklerin akıllarda yarattığı soru işaretleri de umarız bir gün son bulur.
İrfan Donat
Kaynak: http://ekonomiekibi.com/haber/detay/5033/at_eti_krizi_kime_yaradi_
5 Mart 2013 Salı
Toyota’nın trafiğe ve çevre kirliliğine karşı yeni çözümü i-Road
Toyota'nın i-Road olarak adlandırdığı iki kişilik elektrikli konsept araç, trafiğe ve çevre kirliliğine karşı yeni bir çözüm getireceğe benziyor. 2,350 mm uzunluğa, 850 mm genişliğe ve 1,445 mm yüksekliğe sahip olan aracın önünde tek far, arkasında ise LED stop far yer alıyor. 1,700 mm aks mesafesi bulunan aracın kapılarının alt kısmı ise camdan.
Aracın öndeki iki tekerleğinde 16 inç, arkasındakinde ise 10 inç çaplı jantlar kullanılıyor.
Elektrikli konsept aracın iç mekan tasarımına bakıldığında ise sadelik göze çarpıyor.
Dijital bir gösterge panelinin kullanıldığı araç yalnızca 300 kilogram ağırlığında.
5,5 beygir güç üreten çift elektrikli motoru, tam dolu şarj ile 50 km yol kat edebiliyor.
Araç maksimumda ise 45 km/s sürate ulaşıyor.
Kompakt boyutlara sahip olan ve tamamen elektrik gücüyle çalışan araç, 7-17 Mart tarihlerinde Cenevre’de düzenlenecek Cenevre Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkacak.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)