29 Eylül 2013 Pazar

ASKİ su ücreti şikayeti

Ankara Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi aboneleri nasıl kazıklamaktadır?


1. Ön ödemeli sayaç taktıran aboneden depozit bedeli alınmaktadır. Bu, neyin teminatı olarak alınmaktadır? Su bedelini ödememe ihtimali yok ki.

2. Ayrıca 300 lira sayaç ücreti soygundur-gasptır. Oysa eski sayaçlar sadece 20 liradır. Belediye istiyorsa kendisi taksın. Aboneye 300 lira yüksek ücret bindirmek soygun değil midir?


3. Gelelim su ücretine. Zaten keyfi biçimde ve tek taraflı olarak su ücreti belirleniyor. Üstelik bu keyfi ücrete ASKİ daha neler ekliyor?

a) Suyu sadece ING Bank’ın metro istasyonundaki büfesinden yükletebiliyorsunuz. Bazen burası sistem arızası var deyip yükleme yapmıyor. Sizi PTT şubesine yönlendiriyorlar. PTT ise 1 lira ücret alıyor. Ne hakla, buna ihtiyaç varsa belediye ödesin bu ücreti.

b) Esas soygun su ücreti dışında bir de şube yolu bakım bedeli diye bir kalem için 9 küsur lira tahsil ediyorlar. Bu ne? Vatandaşa enayilik vergisi.

4. Ey vatandaşlar, 30 liralık su aldığınızda, aslında 10 liralık alıyorsunuz. 5 lira atık su bedeli, 9 lira şube yolu bakım bedeli, 3 lira ÇTV, 2 lira KDV, 1 lira PTT tahsil masrafı ödüyorsunuz.

5. Sokakta gaspa uğramaktan fazla farkı yok bunun. Su için ödenen bedelin 2 katı daha ödeme yapılıyor.

Sonuç olarak, ASKİ (Ankara Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi) abonelere zulüm yapmaktadır. Bu zulme dur diyen çıkmaz mı? İlahi adalete mi kalıyor iş?

Zekeriya ŞARBAK

Ulusoy Turizm şikayeti


6 Eylül 2013 günü kızımla birlikte Ulusoy Turizmle saat 16:30’da Adana’dan Ankara’ya gitmek üzere bilet aldık. Terminale geldiğimizde seyahatin 17:30’a rötarlı olduğu söylendi. 17:30’da kalkan otobüs bir saat sonra arıza yaptı. Toroslarda yolda kaldık. İki saat bekleyerek bir sonraki otobüsün en arka sıralarında yer bularak gece 02:00’de Ankara’ya indik.

Bunun için Ulusoy sadece özür diliyor. Oysa Ulusoy Turizm:


  1. Rötarı zamanında bize bildirmiş olsaydı bileti iptal edip başka firma ile zamanında yolculuk yapmamızı engellemiştir.  
  2. Bir saat Adana terminalinde bekletip bir sürü dilenciyle muhatap etmiştir. Zamanımızı çalmıştır.
  3. Kötü bir otobüsü sefere koyduğu için dağın başında 2 saat beklemek zorunda bırakmıştır. 2 saat böylece zamanımızı çalmıştır.
  4. En ön koltukta seyahat edecekken, bizi sığınmacı yapıp diğer otobüsün en arkalarında yolculuk yaptırmıştır.
  5. Normal zamanda varsaydım dolmuşla gideceğim evime taksi ile gitmek zorunda kaldım. İlave masrafa yol açmıştır.
  6. Gece saat 02:00 ye kadar bizi yollarda bırakmış uykusuz kalmamıza ve psikolojik olarak taciz olmamıza neden olmuştur.
  7. Bütün bu zararları tazmin etmek yerine bir sonraki yolculukta %30 indirim yapacağın söylemektedir.
  8. Üstelik web sayfasına “her şey zamanında” sloganı ile müşteriyi kandırmaktadır.
  9. Bilet paralarımı (110 lira) iade etmedikleri sürece bir daha asla yolculuk yapmayacağım!

Zekeriya ŞARBAK

Samsung Galaxy S4 telefonun ekran içindeki camı kendiliğinden çatladı

Ben de kalite güvence ve test mühendisi bir birey olarak üretmiş olduğunuz cihazın kaliteden ne kadar yoksun bir cihaz olduğunu 13/08/2013 tarihinde anladım. Cihazı Genpa garantili olarak 1.800.00 TL + 100.00 TL orijinal galaxy s4 koruma kılıfı ile birlikte yukarıda belirtmiş olduğum tarihte satın aldım.

21/09/2013 tarihinde cebimde orjinal kılıfı ile kullanmış olduğum cihazın uzun bir süre hiç çalmadığını fark ettim ve telefona baktığımda ekranında küçük bir çizgi vardı. Daha sonra servis yetkilisi iç kısımda minik bir çatlak olduğunu söyledi. Bu çatlak ekranın çeşitli bölgelerine yayıldı. Hiçbir darbe almadan onca para saydığım bu telefon bu hale nasıl gelir?

Tolga ERSÖZ




26 Eylül 2013 Perşembe

Toyota Borovalı Plaza personeli servise bırakılan Coralla ile trafik kazası yaptı


01.08.2013 tarihinde TOYOTA PLAZA BOROVALI plazadan TOYOTA COROLLA S/D 1.4 4D ACTIVE M/M aracını 63.600 TL fiyatla satın aldım. Bir de boya koruma yaptırdım.

Aracın 5/9/2013 tarihinde aracımı otopark çıkışında sağ arka kapısını sürterek bir hasar yaptım. Bunun üzerine zaten sigortalı aracımı onarım için 9/9/2013 tarihinde BOROVALI’ya götürdüm.

18.09.2013 tarihinde aracın onarımının bittiğini ve saat 18:00 gibi almamı istediler. Ben de saat 18:00 gibi oraya ulaştım. Servis görevlisi (hanım) beni bir odaya alarak aracın dışarıda test sürüsü sırasında kaza yaptığını (bir kamyona vurmuşlar) söyledi. Bekledik ve araç geldi. Araç ön tarafından oldukça büyük bir darbe almış ve büyük bir hasar oluşmuş. Tabi onlar suçlu ben de panik oldum.

Aracı tamir edip vereceklerini söylediler (Servis müdürü bey). Ayrıca genel müdürünü de aradım. O da aracın tamir edilerek verilebileceğini söyledi. Aracın değer kaybı ne olacak dedim. Herhangi bir yanıt vermedi (görüşme telefon ile 19.09.2013 tarihinde ve saat 10:14 de yapıldı).  Ben de aracın değerinde çok büyük kayıp olduğunu ve ayrıca hemen hemen satmanın bir daha mümkün olmayacağı ve aracın yenisi ile değiştirilmesi gerektiğini söyledim. Ayrıca bu hasarın BOROVALI servis personeli tarafından yapıldığını ayrıca mala zarar ve emniyeti suistimal ettiklerini belirterek yasal yollara başvuracağımı belirttim.

Bu arada kaza konusunda hiçbir bilgim yok. Bir kamyona vurmuşlar. Kamyon sürücüleri de oradaydı ve aralarında ve aralarında tutanaklar tutuyorlardı. Bana tutanakları göstermediler. Ben de oradan ayrılarak bildirim ve yasal işlemlere başladım. TOYOTA TÜRKİYE internet sitesinden durumumu ve mağduriyetimi bildirdim. Ayrıca 19.09.2013 tarihinde TOYOTA iletişim merkezini arayarak mağduriyetimi bildirdim.

Faruk ÇUBUKÇU

Düzeltme: Faruk Çubukçu ile Toyota Borovalı Plaza anlaşarak sorunu çözmüşler. Faruk Bey'e az bir miktar fark karşılığında yeni bir otomobil vererek soruna müşteri odaklı yaklaşan ve haberimiz sonrasında kısa sürede sorunu çözen Toyota firmasını tebrik ediyoruz. Toyota gibi tüketici dostu firmaların çoğalmasını ve firmanın sorun çözmedeki üstün çabasının diğer firmalara da örnek olmasını diliyoruz. Teşekkürler Toyota. (28/09/2013)

Küçükoğlu Gıda San. Tic. Ltd. Şti. iade edilen ürünün bedelini ödemedi

Geçtiğimiz Mart ayında söz konusu firmaya bir adet bitkisel ürün siparişi verdim. Firmanın adresime gönderdiği kargo paketinin içinden ise siparişini verdiğim ürün yerine başka bir ürün çıktı. Bu durumu firmaya telefonla bildirdim ve ürünü iade etmek istediğimi söyledim. Firma ise ürünü kargo ile kendilerine göndermemi ve ürün bedelini de bir hafta içinde hesabıma yatıracağını bana söyledi. Ancak aradan uzun süre geçmesine rağmen firma ürüne ödediğim bedeli halen tarafıma iade etmedi. 

Kendilerini her aramamda ise bir yanlışlık olduğunu söyleyip hemen bedel iadesini yapacaklarını söyleyerek beni aylarca oyaladılar. Daha sonra ise telefonla kendilerine ulaşamaz oldum. Bunun üzerine Tüketici il hakem heyetine başvurmak istedim ancak Tüketici il hakem heyeti de başvurumu kabul etmedi. Ben de Noter kanalı ile firmaya bir ihtarname gönderdim fakat gönderdiğim ihtarnameye de herhangi bir cevap alamadım.

Daha sonra ise İstanbul ticaret il müdürlüğünü telefonla arayarak durumu telefondaki yetkiliye izah ettim, yetkili de bana gerekli evrakları (Fatura, İhtarname vs.) kendilerine fakslamamı ve durumumun inceleneceğini ve 3 ay içinde sonuçlanacağını söyledi. Ben de gerekli evrakları İstanbul Ticaret il Müdürlüğüne faksladım ve 3 ayın dolmasını bekliyorum. Bu süre Eylül ayı sonunda dolacak. Kısacası bu firmadan şikayetçiyim ve bu firmanın ürüne ödediğim bedel ile notere yapmak zorunda kaldığım masrafı tarafıma iade etmesini istiyorum. Bu işin peşini peşini bırakmaya da asla niyetli değilim. Gerekirse savcılığa da suç duyurunda bulunacak ve yasal yollardan hakkımı sonuna kadar arayacağım.

Selim Taşdöğen



Şikayet Edilen Firma:

Küçükoğlu Gıda San. Tic. Ltd. Şti.
Yukarı Dudullu Mah. Beyan Sok. Köroğlu İş Merkezi No:63/2 34775 - ÜMRANİYE / İSTANBUL
Vergi No: 6040426104

Tüketici Şikayeti araştırmasına göre bu şirketin 2013 yılı itibari ile devlete 240 bin TL SGK prim borcu var.






25 Eylül 2013 Çarşamba

30 dakikada pizza servisi trafiği tehlikeye düşürüyor

Edirne Emniyet Müdürlüğü, başta pizza olmak üzere çeşitli yemek siparişlerini belirli zaman diliminde vatandaşa ulaştırmak isteyen firmaların motosikletli elemanlarının, trafiği tehlikeye düşürdüğünü tespit etti. Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü, trafik kazalarının önüne geçmek için Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bir yazı yazarak, bu kampanyaların daha makul sürelere çekilmesi ve kaldırılmasına yönelik çalışma yapılmasını isteyecek.




Emniyet Müdürü Cemil Ceylan, son yıllarda çeşitli sebeplerden dolayı motosiklet kullanımının cazip hale geldiğini, amacının dışında ya da sürücü belgesi olmadan kullanılan motosikletlerin trafiği tehlikeye düşürdüğünü söyledi.

Evlere ve iş yerlerine gıda servisi yapan firmaların genellikle motosikletleri tercih ettiklerini ifade eden Ceylan, şöyle konuştu:

'Son zamanlarda başta pizzacılar olmak üzere bazı yemek siparişi alan firmalar '20 dakikada ya da 30 dakikada siparişlerinizi yetiştiriyoruz' şeklinde hem reklam yapıyorlar hem de siparişleri yetiştirmek için gayret ediyorlar. Siparişleri yetiştirmek isterken trafik güvenliğini tehlikeye sokuyorlar. Sürücüleri tehlikeye sokuyorlar. Bu konuyla ilgili trafik ekiplerimiz denetimlerini yapıyor. Kural ihlali varsa cezai işlem de uygulanıyor. Zamana karşı yapılan sipariş yarışı, yayaları, insanları ve trafiği tehlikeye sokuyor. Bu konuyla ilgili son zamanlarda çok sayıda şikayet gelmeye başladı. Bu firmalara nasıl bir yaptırım uygulanacak önümüzdeki süreçte göreceğiz.'

Hız ve güvenlik bir arada olmaz

Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürü Alpay Erdem ise firmaların belirli bir süre taahhüt ederek aldıkları siparişleri, illere ve mesafeye göre tekrar gözden geçirmesi gerektiğini, farklı mesafelere aynı süre içerisinde sipariş götürebilmenin mümkün olmayacağını belirtti.

Tüm vatandaşlara açık olan yollarda herkesin kurallara uygun bir şekilde hareket etmesi gerektiğini ifade eden Erdem, "Motosikletler aracılığıyla belirli bir zaman diliminde siparişlerini yetiştirmeye çalışan firmalardan, bu kampanyalarını daha makul sürelere çekmelerini veya kaldırmalarını isteyeceğiz. Bu konuda Emniyet Genel Müdürlüğüne yazı yazdık' diye konuştu.

2013 İzmir Autoshow Fuarı 22–27 Ekim tarihlerinde


Otomotiv sektörünün İzmir’deki sekizinci buluşması yakında başlayacak. İzmir Fuarcılık Hizmetleri Kültür ve Sanat İşleri Ticaret A.Ş. (İZFAŞ) tarafından Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) ve Ege Otomotiv Derneği (EGOD) işbirliğiyle 22–27 Ekim 2013 arasında İzmir Uluslararası Fuar Alanı’nda düzenlenecek İzmir Autoshow 2013 için geri sayım başladı.

İzmir Autoshow'a 2011 yılında 20 marka ve 78 firma katılmış, 52 bin 104 kişi ziyaret etmişti. Otomotiv tutkunlarını biraraya getirecek fuar hafta içi 11.00–20.00, hafta sonu 11.00–19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

22 Eylül 2013 Pazar

Honda bayisi Mutluhan Otomotiv şikayeti

mutluhan holding şikayeti
08.09.2013 tarihinde Honda'nın İstanbul'daki bayisi Mutluhan Otomotiv'den Honda Civic arabaya müşteri oldum. Satıcı adam (!) arabanın indirimde olduğunu, elinde 1 tane kaldığını, başka bayilerde bu fiyata bulunamayacağını, kaparo bırakırsam bu arabayı Mutluhan Oto olarak ayırabileceklerini söyledi. Arabanın 4 gün sonra fabrikadan geleceğini ve işlemlerin ardından 1 hafta sonra vereceğini belirtti. Arabayı almaktan vazgeçtiğimde 500 TL'nin 200 TL'sini keseceklerini söylediler.

Mutluhan Otomotiv Tüketiciyi Yanıltarak, Kaparosuna El Koydu!

Kaparoyu bıraktım. Bir gün sonra başka bayiden 1500 TL daha ucuz bir araba olduğunu öğrenince Mutluhan Oto'nun yalan söylediğini anladım ve arabayı almaktan vazgeçtiğimi söylediğimde duymadığım laf kalmadığı gibi 300 liramı geri vermediler. 1 hafta sonra teslimat yapacaklarını söylemelerine rağmen 1 gün sonra teslim edecektik bizi zarara uğrattınız diye yalan söylediler. Haram olsun.

Erol Ertuğrul

Düzeltme: Mutluhan Otomotiv Satış Müdürü Ömer İKİZ tarafından bize ulaştırılan bilgiye göre Erol Ertuğrul'un kredi kartın çekilen 500 TL iade edilmiş. Tüketicinin şikayetine hızlı bir şekilde olumlu yanıt vererek, bir mağduriyeti gideren Mutluhan Otomotiv tüketici dostu bir firma olduğunu göstermiştir. Tüketici Şikayeti olarak teşekkür ediyoruz. (23.09.2013)

21 Eylül 2013 Cumartesi

İzmir Havalimanı danışma personeli şikayeti


12 Eylül sabah erken saatlerde İzmir havalimanı danışmasından İzmir'de daha önce hiç kullanmadığımız TAV Passport Kart kullanımı hakkında bilgi istemek üzere sıramı bekledim.

Sıra bana gelince kibarca alanda passport karta uygun geçiş önceliği ve lounce olup olmadığı sorusunu ilettim. Sorumu, ilk kendi aralarında da gerginlik olduğunu hissettiğim orada ne için oturduğunu anlayamadığım esmer hafif toplu, sandalyede yaygın bir şekilde oturan bayana sordum. Ben ilgilenmiyorum deyince bana hakaret eden ve şirketinizdeki önemlilik derecesini nedense kavrayamadığım kişiye sordum.

"Passport kart bu havalimanında geçiyor mu acaba?" soruma gergin bir şekilde "4298'i arayın!" diyerek cevap verdi. Suratıma bile bakmadan. (Kamera kayıtlarında mevcuttur.)

Ben de yine oldukça saygılı bir ses tonuyla "Nereden arayacağım acaba?" dedim.

"Önünüzdeki telefondan!" dedi.




Aradım. Çaldı çaldı, açan yok. Sonra "Cevap vermiyor" dedim ve eline telefonu aldı. Ama ben iletişime tamamen kapalı, koca harflerle danışma yazan mekanın içinde görevli olduğunu sandığım bu kişinin önüne o sırada gelen insanlara mı yardımcı olacak, yoksa bana mı anlayamadığım için "Hay Allah! Bu camlar da çok aşağıda. Söylediklerinizi tam olarak anlayamadım." dedim.

Orada kısa bir süre beklerken "Bana yardımcı oluyor musunuz?" diye sordum. Çünkü havaalanı hac nedeniyle çok kalabalıktı. Bu tetikleyici sorumun üzerine "Sabırlı olun, işinizi yapıyorum." dedi. Birincisi kendisine iş vermedim. Sadece bilgisi olmayan bir soru yönelttim. Kaldı ki bu soruyu temizlik görevlisine bile yöneltsem cevabı kısa ve öz olurdu.

"Sabırlı olun" emri akabinde bu insanı yumuşatmak için "Sabırsız mı görünüyorum?" dedim. "Evet gayet sabırsız görünüyorsun." deyince, ben de "Ukalalığın gereği yok" dedim.

Bunun akabinde kenar mahallelerde külhan beyi vardır. Mahalleliyi dize getirir. Aynen bu üslupla, el kol jestleriyle, sokakta akranı bir delikanlı ile tekme tokat kavga etmeye hazır bir üslupla "Terbiyesizliğin lüzumu yok" dedi.

Ben de "Bana nasıl terbiyesiz dersin, sen kim oluyorsun?" dedim. Bana "Sen kim oluyorsun? Bana ukala diyorsun." dedi.

Ben biran boş bulundum ve "ben sana ukala mı dedim?" dedim. Amacım "Ukalalığın gereği yok" demekti. Fakat bu sefer insanları başımıza toplatacak kadar bana "terbiyesiz" diye bağırarak hakaretlerini sıralamaya başladı. "Sen kimsin, bana ukala diyorsun!" diyerek avazı çıktığınca işi sokak kavgasına döktü.

Bu kişinin o günkü nöbetçi amirine şikayetimi ilettim. Bana cevaben "Allah Allah! 2 senedir burada hiç şikayet gelmedi" dedi. Bu kişilerin akraba olma ihtimallerinin çok yüksek olduğunu düşünüyorum. Bir de böyle yönetici mi olur? Beni sabahın 6'sında fütursuzluğu nedeniyle krize sokacak kadar sinirlendiren birisini koruma şekline bakın. Yani adamı ben sinirlendirdim. Madem ben agresif bir manyağım, 17 senedir her hafta en az 2 kez uçan birisiyim. Neden hiçbir sorun çıkartmadım?

Akabinde buluştuğum eşimle güvenlikli alana passport kartsız alandan girdik. Ve lounge bilgisini görerek yukarı çıktık. Oradaki arkadaşlar çok yardımcı oldular, kendilerine yeniden çok teşekkür ediyorum.

Hemen dün arandım. Müsait değildim, konuşamadım. Bugün beni Müge Hanım aradı. Bu kişinin ihtar aldığını söyledi. "Ben de beni bunun için aramayın, çünkü bu durum görevden alınması için yeterli bir durum değil midir?" dedim.

Şirketlerinin kurumsal prosedürlerine saygım yüksek. Peki hırsızlık yapsa da aynı şekilde korunacak mıydı? Eğer biri benim gibi bir insana makamdan güç alıp hakaret edebiliyorsa ve bu insan danışma bölümünde görev yapıyorsa ben şunları sormak istiyorum:


  1. Bu insan hangi cesaretle bu şekilde davranabilmiştir? Bu kadar cesur davranabildiğine göre kendisine bir şey yapılamayacağını ve arkasında birilerinin olduğunu düşünüyor olmalı.
  2. Eğer iddia ettiği gibi bir sabırsızlık sergiledi isem ve kendisinin sabırsız insanlara tahammülü yoksa havalimanı gibi hızlı transfer ve sıkça sorunlar yaşanabilecek bir mekanın danışmasında işi nedir?
  3. İki yıllık bir havalimani danışmanının her yerde bangır bangır reklamı yapılan üstelik kurumunun çıkarttığı ve havaalanını sıklıkla kullanan prestijli insanlara ayrıcalık katacağını iddia ederek, mükemmel hizmet vaadi ile çok yüksek bir fiyata sattıkları passport kart ile zerre kadar ilgisi ve bilgisi nasıl olmaz? Hadi amirleri kendisine bilgilendirme yapmamış, kendisi de hiçbir yerde afiş bile görmemiş midir? Ki bir bayana sabah sabah bu kadar basit bir sorudan sonra namusuna küfür edilmiş gibi yüksek bir sesle hakaret edebiliyor?
  4. Bir havalimani danışmanı nasıl olunabiliyor? Kriter nedir? Çünkü nasıl olunmayacağını çok iyi bildiğim için başvuru yapacağım.
  5. Bir insan sabırdan ve sükunetten ilham alma kabiliyetinde değil ise bu kadar mı işsiz kalmış, gelmiş havalimani danışmanı olmuş. Emin olun yerine büyük bir isteklilikle hizmet verecek yüzlerce insan bulunur.
  6. Beni arayan personelin yapacağı sadece benden kendi adına özür dilemek ve bana ağır hakaret yoluyla toplumsal alanda beni küçük düşüren bu kişinin sadece ihtar aldığını bildirmek midir? Bu durum üst yönetime iletilecek kadar büyük bir problem değil midir? Bu insan nasıl bu görevden alınmaz?


Sonuç itibariyle İzmir havaalanındaki danışman olarak çalışan kendisine bir şey danışılamayan bu bayan bana toplum içinde ağır sözlerle bağırarak, hakaret ederek Passport Kart ayrıcalıklarını hissettirdi. Hizmet kalitenizden dolayı çok teşekkür ederim!

Hale DAŞMAN

20 Eylül 2013 Cuma

MMY Sanal Ticaret bizdenucuzuyok.com şikayeti

MMY Sanal Ticaret Mine Öztürk Esen "www.bizdenucuzuyok.com" MNG kargo aracılığı ile dolandırıcılık yapıyor ve haksız kazanç sağlıyor.

MMY sanal ticaret Mine ÖZTÜRK ESEN firması tamamen fason ve sahte ürün satmakta, adresi, telefon numarası ve mail adresi tamamen yanlıştır. Mümkünse ucuz diye alışveriş yapmayın. Faturasız ve irsaliyesiz ürünü MNG kargo ile anlaşmalı olarak tüketiciye göndermesine rağmen iade işlemlerinde ne malına sahip çıkıyor nede ürünün bedelini iade ediyor.



Bundan yaklaşık 45 gün önce adı geçen firmadan; internet sitesinde orjinal ürün olarak sunmuş olduğu Onitsuka Tiger Bayan ayakkabısı siparişini mesafeli satış sözleşmesini onaylayarak ürün tesliminde ödeme yapılması kaydıyla verdim. Siparişim 3 günde MNG kargo tarafından adresime getirildi. Ben o anda adresimde bulunmadığımdan ve ürünü kontrol ederek teslim almak istediğimden şubeden alacağımı belirttim ve bir gün sonra MNG kargonun Zonguldak Merkez şubesine gittim. Şubeden ürünü kontrol ederek almak istediğimde bedelini ödemeden ürünü kontrol edemeyeceğim bildirildi. O anda basiretim bağlandı ve ürünün bedelini ve kargo bedelini ödeyerek kargoyu teslim aldım.(oysaki mesafeli satış sözleşmesinin ilgili maddesinde ürün kontrol edilerek teslim alınır ibaresi var.) Neyse ki kargoyu açıp ürünün orijinal olmadığını, sevk irsaliyesi ve faturasının bulunmadığını görünce ürünü teslim alamayacağımı ve yapmış olduğum ödemenin geriye iadesini talep ettim, karşı tarafça bana iadenin mümkün olmadığı söylendi. O anda hem MNG kargo hem de yukarıdaki site tarafından dolandırıldığımı hissettim.

Biraz mücadele biraz internet üzerinden şikayet ederek ulaşılamaz olan firma ve MNG kargo tarafından tarafıma dönüş yapıldı ve nihayet 45 sonra yapmış olduğum ödeme tarafıma iade edildi. Şimdi sizden ricam bu firmayı dolandırıcılıktan MNG kargoyu da haksız kazanç elde edebilmek için böyle firmalarla çalışmaktan dolayı deşifre etmenizi istiyorum. MNG Kargo burada hem ürünün alımında hem de iade aşamasında taşıma ücreti alıyor. 60 liralık alışveriş bana 100 liraya mal oldu. Geriye ancak 50 lira alabildim.

Saygılarımla
Metin KEMALOĞLU

18 Eylül 2013 Çarşamba

Yanıltıp satana 200 bin TL ceza

Bitkisel ürünleri her derde deva ilaç gibi pazarlayanlara ağır para cezaları ve hürriyeti bağlayıcı cezalar verilmesi gündemde. Hem yanıltıcı reklam yapan firmalar hem de reklamları yayınlayan mecralar ceza alacak.

RTÜK'ün ev sahipliğinde bir araya gelen 7 kurumun yöneticileri, gıda takviyelerini her derde deva mucize ilaçlar gibi televizyonlarda pazarlayarak halkı yanıltan umut tacirlerini engellemek için alınacak tedbirleri masaya yatırdı. Bu kapsamda, tüketicileri yanıltarak ürünlerini satana 200 bin liraya kadar para cezası verilmesi gündemde. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu'nun başkanlığındaki toplantıda konuyla ilgili halkı yanıltanları cezalandıracak mevzuat değişikliklerinin gündemde olduğu belirtildi.



İKİ BİNE YAKIN CEZA VERİLDİ

RTÜK Başkan Vekili Prof. Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu toplantıyı açarken yaptığı konuşmada, RTÜK'ün son 2,5 yıl içerisinde radyo ve televizyonlar hakkında, gıda takviyelerini ilaç gibi tanıttıkları, gizli reklam yaptıkları veya tüketiciyi yanılttıkları gerekçesiyle iki bine yakın müeyyide (yaptırım) kararı verdiğini belirterek yapılacak görüşmeler ve sağlanacak mutabakat çerçevesinde; uygulamadaki eksikliklerin belirleneceğini, kurumların daha fazla yetki kullanmalarının söz konusu olabileceğini, kurumlar arası işbirliğinin artırılacağını, sürekli bir işbirliği ve ortak çalışma grubu kurulabileceğini ve mevzuat değişikliğinin gündeme gelebileceğini bildirdi.

YASALAR YOLUYLA MÜCADELE EDİLMELİ

Bu süreçte bu tür ürünlerin reklamını yasaklanmasının bile gündeme gelebileceğini söyleyen RTÜK üyesi Nurullah Öztürk ise, halkı yanıltarak 'umut tacirliği' yapan ve bu işi kazanç kapısı haline getiren kuruluşlarla, kurumlar arası hızlı bilgi akışı ve sürekli işbirliğiyle, gerekirse yasa değişikliği yapılarak mücadele edilmesi gerektiği konusunda görüş birliğine varıldığını söyledi. Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç üreten veya satan kimseye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve adlî para cezası verilmesini öngören Türk Ceza Kanununun 187. maddesinin, ilaçların yanı sıra gıda takviyelerini de kapsayacak şekilde genişletilebileceğine de çözüm önerileri arasında yer verildi. Gıda takviyesi satışı yapan bir şirket yöneticisinin bu işten yılda 100 milyon dolar haksız kazanç elde ettiği bildirildi.

Kaynak: Yeni Şafak

17 Eylül 2013 Salı

Kokulu silgi denge bozuyor


Kayseri Emniyet Müdürlüğü tarafından bastırılan 10 bin broşür ile kokulu silgi ve defterlerin öğrencileri madde bağımlılığına ittiği ve denge bozukluğuna sebep olduğu velilere anlatılmaya çalışılacak.

İl Emniyet Müdürlüğü tarafından okul önlerinde, alışveriş merkezlerinde, kırtasiye malzemeleri satan yerlerde dağıtılacak olan 10 bin adet broşürde şu uyarılarda bulunuldu:

Uçucu madde ihtiva eden kokulu silgi-defter, maket yapıştırıcıları, oyun hamurları, resim boyaları vb. kırtasiye malzemelerinin her insanda bağımlılık yapabildiği, zihinsel yetersizliklere sebebiyet verdiği, suça eğilim ve saldırgan davranışları arttırdığı, hareketlerin yavaşlaması ve denge bozukluklarına sebebiyet verdiği, hafıza bozukluğu ve yeni bir şey öğrenmeyi engellediği tespit edilmiştir.

Kaynak: Yenişafak

Hamilelikte düzensiz beslenme, çocuklarda davranış bozukluğuna neden oluyor

Avustralya'daki Deakin Üniversitesi'nden uzmanlar 23.000 annenin bilgilerini incelediler. Annelerin hamilelikleri ve bebeklerin 3 yaşına kadarki dönemdeki durumları analiz edildi.

Ardından annelerin ve çocukların beslenme düzenleriyle zihinsel gelişimleri takip edildi.

Araştırmada hamilelikleri esnasında asitli içecekler, tuzlu gıdalar ve sağlıksız besinler tüketen annelerin çocuklarında agresiflik gibi davranış bozuklukları riskinin fazla olduğu kaydedildi.

Avea yüksek fatura şikayeti

Yaklaşık 9 aydır Avea nın faturalı taraftar hattını kullanıyorum. 21 liralık tarifem taahhüt mesajı göndermeme rağmen Sms paketi ile beraber 33 lira gelecekken her ay 50 liraya yakın bir ücret ödüyorum. Hattımı kapattıracakken Avea'nın mağaza görevlilerinden bir kız bana taahhüt için kaldığınız ay kadar 5 lira ödeyeceğinizi söylüyor ama 9333 taahhüt olmadığı söylüyor. Faturayı alırken data hattı olduğu bana söylenmediği için hattımı da taşıyamıyorum. Ve son olarak yaklaşık bir haftadır hattım fatura sebebiyle aramalara kapalıydı ve ilk beş günü hattım kapalı olmasına rağmen internete girebildim. Bu benim internet paketimden düşmedi. Bu sürede kullanılan internet sizce faturaya mı yansıyacak ve yansıması durumunda dava açsam haklı olur muyum? Sonuçta firma hattı kapattı.

Mehmet Cinocevi

Cepkask şikayeti

Benim mağdur olduğum şirket Cepkask. Gaziantep Metro alışveriş merkezinden Samsung Galaxy Note adlı cihaz aldım ve orada sigorta aldım. 18.08.2013 tarihinde telefonumun ekranı kırıldı. Ben de istenen belgelerle beraber Cepkask şirketine yolladım.14 gün oldu ve en ufak bir haber almak için her yolu denedim sayısız mail attım saatlerce telefonlarını aradım ama cevap yok. Tüketici haklarına şikayet edeceğimi söylediğimde alaycı bir tavırla hiç bir sonuç alamazsınız dediler. Bir şekilde bu şirketten telefonumu yapılmış veya yapılmamış şekilde almak istiyorum lütfen yardımcı olun. Teşekkürler.

Ali Efe Göçmen


Telefonu Cepkask firmasına gönderdiğinize dair kargo teslim fişi gibi bir belge ile birlikte tüketici sorunları hakem heyetine şikayet dilekçesi veriniz. En kısa sürede sonuç alacağınızı umuyoruz.

6 Eylül 2013 Cuma

Dr. Öz'den diş beyazlatma formülü


Dr. Mehmet Öz, beyaz dişlere kavuşmak için evde karbonat ve limon suyu ile hazırlanan bir karışımı uygulamayı öneriyor. Kullanılan karbonat miktarı bir fincanın dörtte biri kadar. Limon suyu da bir limonun yarısı kadar. İşte Dr. Öz'ün kendi internet sitesinde verdiği diş beyazlatma formülü:



İşte, Dr. Öz'den adım adım evde diş beyazlatma yöntemi:

1. Limonu karbonatın içine sıkın. Markette satılan limon suyu değil, gerçek limon kullanılmalı.

2. Limon suyu ile karbonat karışımı köpüklü bir hale gelecek.

3. Bir miktar pamuğu karışıma batırın ve dişlerinize sürün.

4. Limon ve karbonat karışımını dişerinizde yaklaşık bir dakika kadar bekletin.

5. Dişlerinizdeki asidi çıkarmak için dişlerinizi fırçalayın. Karışımı ağzınızda fazla bekletmeyip dişlerinizi fırçalamayı ve ağzınızı çalkalamayı ihmal etmeyin.

5 Eylül 2013 Perşembe

Samsung Galaxy Note 3 ve özellikleri

Samsung, bu yıla damgasını Galaxy Note 3 ile vurmaya hazırlanıyor. Berlin’de düzenlenen Unpacked 2013 etkinliğinde tanıtılan Galaxy Note 3, geliştirilmiş ekranı ve yenilikçi özellikleriyle tüketicilerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 1920×1080 piksel çözünürlüklü 5,7 inç Super AMOLED ekranın kullanıldığı cihaz, Android 4.3 Jelly Bean işletim sistemi yüklü olarak geliyor.




Akıllı telefon ve tablet deneyimini bir arada sunan Galaxy Note 3′ün LTE 4G’li versiyonunda 2,3 GHz hızında çalışan dört çekirdekli Qualcomm Snapdragon 800 işlemci kullanılırken, 3G’li versiyonunda 1,9 GHz hızında (A15 1.9 GHz + A7 1.3 GHz) sekiz çekirdekli Samsung Exynos işlemci mevcut. Türkiye’de henüz LTE 4G bağlantısı kullanılmadığı için Türkiye’de Galaxy Note 3′ün sekiz çekirdekli versiyonunun satılacağını şimdiden söylemek mümkün. 151,2×79,2×8,3mm boyutlarına (bir önceki model Galaxy Note 2, 151,1×80,5×9,4 mm boyutlarında) ve 168 gram (bir önceki model Galaxy Note 2, 183 gram ağırlığında) ağırlığına sahip olan cihazda 3 GB RAM, 32/64 GB dahili depolama alanı, 64 GB’a kadar artırılabilen microSD kart desteği ve 3.200 mAh kapasiteli bir pil bulunuyor. Cihazın arka kısmında plastik malzeme yerine deri malzemesinin kullanılması da dikkat çekici bir detay.

Wi-Fi 802.11 a/b/g/n/ac, GPS / GLONASS, yakın saha iletişimi (NFC), Bluetooth 4.0 ve IR LED (uzaktan kumada desteği) ve MHL2.0 bağlantı noktalarına destek veren cihaz LED flaşlı otofokuslu ve görüntü sabitleme teknolojili 13 megapiksel BSI sensör ile Full HD (30fps) video kaydı yapabiliyor. Cihazın kamerasının versiyona göre 4K video kaydedebildiğinin de altını çizmekte yarar var. Galaxy Note 3′ün ön kamerasında da görüntü sabitleme teknolojisine sahip 2 megapiksel çözünürlüklü bir kamera yer alıyor. Galaxy S4′te tüketicilerin karşısına çıkan Çift Çekim, Çift Görüntülü Arama ve Çift Kayıt özellikleri Galaxy Note 3′te de bulunuyor. Galaxy Note 3 ile birlikte gelen yeni S Pen gündelik görevlerin yerine getirilmesini tek dokunuşla ile sağlayarak klasik not tutma deneyiminde yardımcı oluyor. Tuş fonksiyonlarına erişim sağlanan Air Command (Temassız Komut) özelliği sayesinde kullanıcı komutları ezberleme veya farklı menülere bakma ihtiyacı kalmadan ekranlar arasından geçiş kolayca yapılabiliyor. Scrapbook (Karalama Defteri), Screen Write (Ekran Notu), Pen Window (Kalem Penceresi), Action Memo ve S Finder’da sizlere sunulan diğer özellikler arasında. Yenilenen S Note, Evernote veya bir Samsung hesabı ile senkronize edildiği gibi farklı cihazlardan erişmeye ve görüntülenmeye de imkan tanıyor. Farklı renk seçeneklerine sahip akıllı kılıf ve arka kapaklarında Galaxy Note 3 için tasarlandığını da ifade edelim. 25 Eylül’de 149 ülkede pazara sunulacak olan Galaxy Note 3′ün satış fiyatı ise henüz belli değil.


Pressy ile telefonunuzu ekrana bakmadan kullanın



Android işletim sistemine sahip akıllı telefonlar için geliştirilen yukarıda fotoğrafını gördüğünüz bu fiziksel tuş sayesinde fotoğraf çekme, mesaj gönderme ya da arama yapma gibi işlemler sadece tek hareketle kolaylıkla gerçekleştirilebiliyor.

Kickstarter girişimi olan Pressy, kulaklıklardan aşina olduğumuz tarzda klasik bir girişe sahip. 14 mm uzunluğunda ve 4 mm çapındaki ürün, üst bölümündeki tuşa belirli kombinasyonlarla basılmasıyla telefonun kontrol edilmesini sağlıyor. Örneğin çift tık fotoğraf çekmenizi sağlarken, tek uzun basmak telefonu sessize alıyor. Böylelikle hem zaman hem de sarfedilen enerjiden tasarruf sağlayarak kullanıcının işini kolaylaştırdıklarını dile getiren geliştiriciler, menüler arasında geçiş yapmanın önüne geçiyor. Ücretsiz yazılımı sayesinde her gün en sık tercih ettiğiniz özellikleri fonksiyon olarak atayabiliyorsunuz. Yaklaşık 407,100 dolar bağış toplamayı başaran Pressy, sunduğu yenilikçi fikirle beğeni topluyor.


Samsung'un kameralı akıllı saati Galaxy Gear


Samsung'un akıllı saati Galaxy Gear, dahili kamera ve hoparlör sistemiyle aynı adı taşıyan Galaxy model telefonlarla uyumlu çalışıyor. AMOLED ekranı olan akıllı saatin kordonunda 1.9 megapiksel çözünürlüğünde otomatik odaklama özellikli, 10 saniyeye kadar 720p kalitede video çekebilen kamera bulunuyor. Saatin 4 GB'lık dahili depolama alanı ile dikkati çekiyor.




1.63 inç, 320 x 320 piksel çözünürlüğünde Super AMOLED ekrana sahip cihaz 800 MHz işlemci, 4 GB veri depolama alanı ve  512 MB RAM desteğiyle geliyor. Kordon kısmındaki 1.9 megapiksel kamera ile fotoğraf çekebilen ve 720p kalitesinde video kaydı yapabilen Samsung Galaxy Gear, Bluetooth 4.0 bağlantı desteğiyle geliyor.



S Voice komutlarıyla sesli görüşme yapılabilmesi için gürültü azaltıcı iki mikrofonu bulunan Gear, 25 saat pil (315mAh) ömrüne sahip. Paslanmaz çelik kasaya 6 farklı renkte kordon takabilmek mümkün. İlk aşamada Evernote, eBay, RunKeeper, Pathi, Tripit ve Vivino gibi yaklaşık 70 uygulama geliştiricisiyle anlaşan Samsung, Galaxy Gear’ın yeteneklerini artırmayı planlıyor. Samsung Galaxy Gear adım sayacıyla fiziksel aktiviteler kayıt altına alınabiliyor. Cihaz 25 Eylül tarihinde, 149 ülkede ve 299 dolardan satışa sunulacak.

Sim kart kilitleri kalkıyor


Cep telefonlarına işletmeciler tarafından yüklenen ancak başka operatörlerin, SIM kartlarıyla kullanılmasını engelleyen elektronik kilitler, 7 Eylül'de kaldırılacak.

Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun (BTK) 7 Haziran'da aldığı kararla mobil haberleşme hizmeti sunan firmaların müşterilerine indirimli veya bedelsiz verdikleri cihazlara koydukları elektronik kilitlerin 7 Eylül'den itibaren kullanılamayacağını söyledi.




Ağaoğlu, söz konusu uygulamanın tüketicilere GSM operatörlerince belli bir süre abonelik ve sadece o operatörün SIM kartıyla kullanılması şartıyla düşük fiyatlı verilen taahhütlü cep telefonu ve tablet bilgisayar gibi elektronik haberleşme cihazlarının başka operatörlerin SIM kartlarıyla kullanabilme olanağı sunacağını belirtti.

"SIM KİLİTLİ CİHAZ DEVRİ SONLANDIRILMIŞ OLDU"

Ağaoğlu, bunun geç ama yerinde alınmış bir karar olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: "Elektronik kilitli cihaz kullanan tüketiciler, bundan böyle diledikleri operatöre geçiş kararını daha özgür alabilecek. Kilitli cihazların kilitlerinin kırılarak, başka GSM firmalarının SIM kartlarıyla da kullanılmasını sağlamak için bazı cep telefon satıcıları cihazın cinsine göre, 20 ile 100 lira arasında ücret alıyordu. Ayrıca kilitli cihazlara müdahale ederek, diğer operatörlerin hatlarıyla görüşmesine imkan sağlıyorlardı. Tüketiciler artık korsan kilit kırıcılarına para ödemek zorunda kalmayacak. Mevcut durumda kilit içeren cihazlara uzaktan erişim imkanı bazen mümkün olmuyor. Mobil işletmecilerin internet siteleri üzerinden söz konusu cihazların kilit kodlarının kaldırabilme imkanının sağlanması ile kilitlerin açılmasına yönelik her türlü kolaylığın işletmeciler tarafından abonelere gösterilmesi hususlarına karar verilerek, SIM kilitli cihaz devri sonlandırılmış oldu."

"SORUN YAŞAYANLAR BTK'YA VEYA TÜKETİCİ HAKEM HEYETİNE BAŞVURMALI" 

Şu anda yüzbinlerce cihazın kilitli olduğunu aktaran Ağaoğlu, tüketicilerin karar yürürlüğe girdikten hemen sonra operatörlerine müracat ederek, kilitleri açtırabileceklerini söyledi.

Ağaoğlu, risk altına girilmeden işlemin ücretsiz yaptırılacağını dile getirerek. "Eğer herhangi bir sorun yaşarlarsa BTK'nın https://tuketici.btk.gov.tr  adresine başvursunlar. Eğer bundan sonuç alamazlarsa bulundukları il ve ilçelerdeki tüketici hakem heyetlerine dilekçeyle müracaatta bulunsunlar " diye konuştu.

Kaynak: TRT Haber

4 Eylül 2013 Çarşamba

Öğrenci velilerine okul kıyafeti uyarısı

Milli Eğitim Bakanlığı'nın Kılık-Kıyafet Yönetmeliği'nde yaptığı değişiklikle okul kıyafetlerini ve kumaşını oylamayla velilerin seçecek olması olumlu karşılanıyor.

Ancak uzmanlar, kırtasiye malzemelerinden sonra kumaşlardaki kanserojen maddelere de dikkat edilmesi konusunda velileri uyarıyor.

Okul öncesi ve birinci sınıf öğrencilerin eğitime başlamasının arifesinde uyarılarını artıran uzmanlar, iç piyasada satılan bazı tekstil ürünlerinin üretiminde kullanılan boya ve kimyasalların çocuklarının sağlığını etkilediğine dikkat çekiyor.

İç piyasada satılan bazı tekstil ürünlerinin üretiminde kanserojen etkili ağır metal boya ve kimyasallar içerdiğini ifade eden uzmanlar, gömlek ve tişörtlerden terleme yoluyla insan vücuduna geçen söz konusu boyaların, insan DNA'sı üzerinde etkili olup kanseri tetiklediğini söylüyor.

Polyester, naylon, akrilik gibi ipliklerle dokunmuş kumaşların, teri iyi çekmediği için gribal enfeksiyonlara zemin hazırlayabileceği belirtiliyor.

3 Eylül 2013 Salı

Microsoft, Nokia'yı satın aldı

Microsoft, Finlandiyalı cep telefonu üreticisi Nokia’nın neredeyse tüm operasyon ve üretim birimlerini satın alarak kendi bünyesine kattı.

Microsoft’un ödeyeceği 5.44 milyar Euro, yani 7.17 milyar dolar nakitin 3.79 milyar Euroluk kısmı, Nokia’nın Cihazlar ve Hizmetler biriminin satın alınması için ayrıldı. Geride kalan 1.65 milyar Euro ise patentlerin satın alınması için kullanılacak.

Aralarında ilk olarak 2011 yılında ortalık sinyalleri beliren Microsoft ve Nokia, yapılan anlaşmayla beklenen işbirliğinin çok daha ötesinde bir ortaklığa imza atmış oldu.

2 Eylül 2013 Pazartesi

Şehiriçi hız sınırı yükseliyor


Emniyet Genel Müdürlüğü, yerleşim yerleri içinde hız sınırının 90 kilometreye çıkarılmasına imkan sağlayan bir düzenleme hazırladı. Okulların açılmasıyla birlikte uygulanması hedeflenen düzenlemeyle şehir içinde hız sınırı 70 kilometreden 90 kilometreye çıkarılacak.




Karayolları Trafik Yönetmeliği, yerleşim yerlerindeki hız limitini 50 kilometre olarak belirliyor. Yönetmelikte, Ulaşım Koordinasyon Merkezleri (UKOME) ile il trafik komisyonlarına yerleşim yerleri içindeki hız limitlerini 20 kilometreye kadar artırma yetkisi veriliyor.

Birçok şehirde, hız sınırı 20 kilometre artırılarak 70 kilometreye çıkarmasına rağmen trafik sıkışıklığının önüne geçilemiyor. MOBESE kameralarını ya da radar ile hız denetimi yapan ekipleri gördüklerinde hızı düşüren sürücüler, denetimi geçtikten sonra tekrar hızlanıyorlar.

Bazı bölgelerde de yerleşim yerlerinin büyüyüp bağlantı yollarının şehir içinde kalması nedeniyle 70 kilometrelik hız sınırı uygulanması sürücüleri zorluyor.

Ceza 90 kilometreyi aşınca yazılacak

Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Dairesi Başkanlığı, trafik sıkışıklığını azaltmak amacıyla şehir içinde uygun standartlara sahip yollarda hız sınırının artırılmasına olanak sağlayan düzenleme hazırladı.

Okulların açılmasıyla trafik yoğunluğu artacağı için düzenlemenin bu döneme yetiştirilmesi hedefleniyor. Trafik Dairesi Başkanlığı, ilgili bakanlıkların görüşüne sunduğu düzenlemeyi en geç Eylül sonunda uygulamaya sokmayı planlıyor.

Düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle yönetmelikteki hız sınırları değiştirilecek ve UKOME ile il trafik komisyonlarının uygun bulduğu yollarda hız sınırı, polisin hız cezası yazarken tanıdığı yüzde 10'luk opsiyonla birlikte 90 kilometreye çıkarılacak.

Kaynak: TRT Haber

1 Eylül 2013 Pazar

Bankalarda tüketici ilişkileri koordinasyon görevlisi olacak

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) bankaların tüketici ilişkilerinin düzenlenmesi amacıyla “tüketici ilişkileri koordinasyon görevlisi” ataması gerektiğine karar verdi.

Tüketici İlişkileri Koordinasyon Görevlisi bankaların organizasyon yapılarında yer alacak, bireysel nitelikteki ürün ve hizmetlere ilişkin şikayet ve talepler koordinasyon görevlisine iletilebilecek.




FAALİYET RAPORU HAZIRLAYACAK

Tüketici ilişkileri koordinasyon görevlisi tarafından her yılın Mart, Haziran, Eylül ve Aralık ayının son günleri esas alınarak üçer aylık dönemler itibarıyla faaliyet raporu hazırlayacak. Bu rapor hem BDDK’ya hem de banka denetim komitesine gönderilecek. Raporlarda, bireysel müşterilerden alınan ücret, komisyon ve benzeri faiz dışı gelirlerin gelişim ve değişimine yer verilecek.

MAĞDURİYETLER ENGELLENECEK

Resmi Gazete’de dün yayımlanan BDDK kararına göre, bankalarla bireysel müşteri arasında ihtilafların zamanında çözülmesi, müşteri mağduriyetlerinin engellenmesi amacıyla koordinasyon görevlisi atanacak. Tüketici ilişkileri koordinasyon görevlisi, bankalarda genel müdür yardımcısı düzeyinde temsil edilecek. Bankalar isterse genel müdür yardımcılarından birisini koordinasyon görevlisi atayabilecek. Ancak söz konusu genel müdür yardımcısı bireysel ürünlerin satış ve pazarlamasında yetkisi bulunmayan bir genel müdür yardımcısı olacak.

30 günde  cevap verilecek

TÜKETİCİ ilişkileri koordinasyon görevlisi; itirazları, şikayetleri araştıracak, ücret, komisyon ve kesintilere ilişkin internet sayfasında yer alması gereken bilgilendirmelerin eksiksiz ve zamanında yapılmasını sağlayacak, müşteriler tarafından iletilen itiraz, şikâyet ve taleplerin, en geç 30 gün içinde gerekçeli bir şekilde cevaplandırılmasını sağlayacak.

Kaynak: Hürriyet

Yurtiçi Kargo Florya şubesi kargo kaybetti

23 Mayıs 2013 günü saat 18.00-18.30 saatleri arasında Yurtiçi Kargo İstanbul Florya şubesine 10 adet koli götürdük. Fakat şubenin yoğunluğu çok fazlaydı bu nedenle telaş içerisinde 8 kolimizi İzmir’e gitmek üzere teslim ettik. İki kolimiz şubede kaldı.

İzmir’den döndüğümüzde şubeye uğrayıp durumu şubede bize yardım eden Batuhan Bey’e aktardık ancak çalışma arkadaşları Batuhan Bey’le konuşmamıza izin vermeyip 10 yıldır şubelerinde hiç bir kolinin kalmadığını, kaybolmadığını alaycı bir şekilde ısrarla söylediler. Müfettişler tarafından kontrol edildiklerini ve kalan kolilerin merkeze gittiği söylendi.

10 yılda şubede hiç mi paket kalmadı? Böyle bir şey olabilir mi? Kamera kayıtları kontrol edilmiyor mu? Edilmiş olsaydı zaten böyle bir olayla karşılaşmazdık. Çünkü kolilerimizin üzerinde Çeşme 6372 sokak numarası yazıyordu. Kaybolması mümkün değil. El konulduğundan eminiz. Sanırım üst yöneticilerin gözünden kaçan bir konu. Bunun üzerine Yurtiçi Kargo’nun müşteri hizmetleri ile görüştük. Kamera kayıtlarının incelenmesini rica ettik. Bize geri dönüş yapacaklarını söylemelerine rağmen 1 buçuk aydır haber bekliyoruz. İki hafta önce müşteri hizmetleri ve Avrupa Bölge Müdürlüğüyle tekrar görüştük. Konu ile ilgili geri dönüş yapmadıklarını söyledik ilgileneceklerini söylediler, şu ana kadar hiç ses çıkmadı.

Son çare olarak size ulaşmayı düşündük. Siz yetkililerden yardım rica ediyoruz. Eğer yol gösterirseniz çok mutlu oluruz. Teşekkürler.

Nazife Yalınkaya - Mina Fenercioğlu